25.05.2008
Uyur uyanık
Bugün bütün gün birlikteydik, sabah indi uçaktan yorgunluktan uyuyakaldı içerde. Dışarı çıkmadık hiç. lostun 4. sezonunun 11 bölümünü izledik. oyun cdleri yoktu sadece mario yu bulduk 3 saat götümüzü kaldırmadan o kaltak prensesi kurtarmaya çalıştık. Bana "seninle bu evde 100 yıllarca gün yüzü görmeden yaşarım" dedi. Yalan söyledi.
Ama güzel bir gündü benim için. Bugün alıcı gözüyle bir kez daha baktım da.. Yok benim bu çocuktan iyisini bulmamın imkanı yok! Spor salonuna gitmeye de başlamış, göğüs kası falan yapmış kendine.. Hiç hoşuma gitmedi bu olay.. Bir erkeğin en seksi yeri bence sırtıdır. Ve en seksi duruşu üzerinde tişört varken alt taraftan elini sokarak hafif sırtı açılmış bi halde belini kaşımasıdır.. Bugün buna onayımı verdim yani. Çocukta bir sırt var, koala gibi yapışıp kalırım ben orda...
Neysee yalnız şu anda şöyle bir problemim var benim, bu çocuğun yanına kıvrılıp yatamıyorum. Çünkü ben gece yatarken ağzımla şapırt şupurt karşı apartmanın duyacağı şekilde sesler çıkartıyorum. Sonrada o kazma dişlerimi gacır gucur diyerek inim inim inletiyorum etrafı. Eski sevgilim hayatta yanımda yatmazdı. 4 senede 1 gün bile o işkenceye razı olup yatmadı şerefsiz. Sabahtan beri yemek yapan, kahvesini yapan, bulaşıkları yıkayan onu dizlerinde uyutan iyi eş pozisyonum bitecek. Gündüz insan gece hayvan olan bi kız olduğumu bilecek. Az uz şapırdatsam amenna, çin işkencesinden beter. ki düşünün o gıcırdatmadan arka dişlerim eridi. O kadar fecii... Allahtan benden önce uyuyakaldı.
21.05.2008
Ezik PuCCa
Direk herkesin içinde "aldın gül gibi çocuğu kapatma olarak kullanıyomuşsun" dedi...
Bu sevgililer gününe denk gelen EXPO muhabbetinde bizimkine dış görev vermişlerdi. bu bütün gün onların peşinde dolanmıştı(?) Meğersem bizimki o zaman orda kendine bir hayran kitlesi yaratmış. Milet onun poposundan ve gözlerinden bahsede bahsede bitiremiyorlarmış! Ama hatunun dediğine göre kimseye bakmamış (ama o gün bu şerefsiz beni bir kere bile aramamıştı!)
Şimdi bana diyor ki, "o çocuğu orda kaparlar, sağ bırakmazlar. Manken gibi çocukla çıkıyosun, efendi de, parası da var, kaşı gözü oynamıyor, dudaklar köfte, kalça yerinde, bir tane bile kusuru yok. Haaaa küçükmüş diyosan bilemem ama daşşaklı görünüyordu kotunun içinden. O gül gibi çocuğu kaçırırsan gerizekalı derim ben sana"
Bir gurur duymuşum... Şu ana kadar hiç bir sevgilimden böyle bahseden olmadı... Kottan gözüküyomuş kaltakta sanki X ray cihazı var! Neyse genelde toplama olarak sevgililerimden hep şu şekilde bahsedilmişti:
1. si için... "Allah belanı versin, uyuşturucu kullanıyor bu sünepe, saçına başına bak şunun aylardır banyo yapmıyor bitlidir bu ıyyyyykkk"
2. si için.... "Resmen bir hödükle birliktesin, ayıoğluayı bu. Göbeğe bak yarım dünya gibi, kaba saba görgüsüzün teki, puccacım sen daha iyilerini hakediyorsun"
3. sü için... "Canım, kızma ama bu otistik mi?"
Kadın tam 2 saat sadece Pekmezden bahsetti... Ve benim kıskançlığım Pekmez'e yeniden aşk olarak geri döndü.. Bi an kendime geldim.. İlk günlerde öyle ona hayran olduğum duyguları kamçıladım...
Hemen Pekmez'i arayıp saatlerce en gereksiz muhabbetleri yaparak şımarıklık yaptım. Hafta sonu geleceği için ona hediye bakmaya çıktım.. Hatta yalakalık olayını o kadar abarttım ki annesine ametist taşından abidik kubidik bişi aldım....
Yalnız şöyle bir piskolojide oluştu bende, hani şu manken kızların yanında duran kro, kısa, çirkin herifler var ya, aynı onlar gibi hissettim kendimi.. Hatun benim için tek kelime olumlu konuşmadı. Direk bende 'ben bundan daha iyisini bulamıyacağım, bari bunu elimden kaçırmayayım' durumu oluştu.. Çok ezik hissettim kendimi!
Tabii bir de şöyle bir durum var 2238 yılında dünyada tek erkek kalmayacakmış.. Lezbiyenler mekanı olacakmış gezegen.. Soyu tükenmeye yüz tutan bu cinsten elimde bir tane varken iyi beslemeye karar verdim...
İlişkimizi de düzeltmek için ilk adımı atım ve ona ayak show yapmaktan sıkıldığımı, böyle şeylerin bir özelliği olması gerektiğini anlattım... Yavrum anlayışla karşıladı. 3 sattir daha benden ne ayak ne bacak istedi.. Aptal aptal konuştuk, sonunda dayanamadı uykusu geldi yattı...
19.05.2008
Alışmak sevmektan daha zor geliyor
16.05.2008
DİP NOT
Siyah dar pantolonunun altına pembe kilot giyme
arkadan yırtıldığında çiçek gibi açıyosun
Kendime not 2:
Sabah sana tanga giydirmeyen iç sesine binlerce kez şükret...
13.05.2008
Evlilik
- İşyerime gelip gidiyordu, bi gün yemeğe çıktık, benden hoşlandığını söyledi, bende boş değildim, 6 ay sonra evlendik
- Arkadaşlar vasıtasıyla tanıştık, dediler o da senin gibi aynı, diye valla öyle çıktı ruh eşim sanki 1 sene sonra evlendik
- Aynı okuldaydık, aynı eve de çıkmıştık 7 ay sonra ayrılamayacağımıza karar verdik evlendik. Hem okulu hem evliliği aynı anda yürüttük.
- İnternetten tesadüfen tanıştık. Oda birini aramıyordu ben de, nitekim birbirimizi bulmuştuk 3 ay sonra düğünümüzü yaptık..
Şu hikayelere benzeyen hayatları olan hatunlar, nasıl beceriyosunuz Allahnızı severseniz anlatın bana.. Yok ben beceremeiyorum bi halt! İlk kavgadan sonra gerçek hayvani yönümü ortaya çıkarıveriyorum. Cık sonrada geri o melek maskemi takamıyorum..
Bende biriyle tanışıp hemen aşık olup direk evlenmek istiyorum... 09.09.09 kendime biçtiğim son tarih.. Ve çok az kaldı..
Otobüste sağıma soluma bakıyorum, hepsi hanzo
İşyerime gelenlere bakıyorum, çanta diye kolumda sallamam onları.. İşyerimdekilerden sadece M birime çalışanla evlenirim, konuşmayı başarabilirsek ( birimi yazamıyorum, biri okursa sıçtım.. Neden bilmiyorum ama bu aralar enselenecem gibi geliyor)
Arkadaşlarım beni kimseyle tanıştırmıyo, pis kaltaklar
Aynı okuldan denedim, okul bitti bizimki de bitti
İnternetten de imkansız, daha o kadar düşmedim
Pekmezi sanırım sevmiyorum, onu istiyorum ama eksik bişeyler hala..
Bu işin bir formülü, bir sırrı olmalı... Kesinlikle, yoksa kuruyup gidicem
12.05.2008
Kıskançlık (piskopatlık)
Aradım, bariz belli ettim gitmesini istemediğimi, ama yok ille gidecek... Ne varsa artık?
"Sadece erkekler olacaz hayatım, neden bu kadar büyütüyosun" diye de mızmızlandı bide..
Sonra 1 saat sonra bi daha aradım, gürültülü bir mekandalar, "o telefonu 3. kez çalmada açarsan bir daha numaramı görmeyeceksin" diye tehdit ettim...
Çocukta afalladı tabii, gel git akıllı dengesizimde böyle bağırıyorum, bu afallayınca ters bişey söylemeden hemen kıvırıyorum,
-dün rüyamda gördüm seni bi yerler patlıyodu paramparça oluyodun, çok korkuyorum ben inanırım rüyalarıma
- saçmalama lütfen, hiç bişey anlamıyorum yanii...
- Tabii neden anlayasın, anlama gücünü kaybedecek cıfırlarla dolu sağın solun
- erkek erkeğeyiz puccaaaa
- biliyorum hayatım, sadece ölmeni istemiyorum...
kapattım telefonu takriben 15 dakika önce bi daha aradım, bi baktım gürültü ortamdan çıkmışlar, yanındakilerin sesi daha net geliyor. sanki şaka yapıyomuşum gibi ayak çekerek
- bi sus bakayım, yanında kız sesi var mı diye bakcam
- hahaha susturdum ben onları duyamazsın
- o zaman de ki yanımdakikızların hepsi orospudur
- hönk
- desene hadi dee, yanımdaki kızların hepsi orospudur de
- yaa şeyy başka birşey desem
- yaağlama hadi dee, hadii
- yanımda kız varsa o-roo-s puff- pu
- bu kadar zorlandığına göreee
- sen anlaşıldı bugünün köötü geçti acısını bendne çıkaracaksın, seni çok seviyorum ben, o güzel yüzünü asma sakın çok öpüyorum seni, eve geçtiğimde ararım...
bunları yaparken, gayet mantıklı geliyodu.. Ama sonra düşününce acınacak halde olduğumu düşünüyorum... Piskopat gibi davranıyorum, ara ara içime kaçan salak hatun kendini çok belli etmeye başladı.... Bu çocuk hala benden ayrılmadıysa ben buna köpek olmam da kime olurum bee :P
Bu arada bu kadar olayı büyütmemin nedeni, kişi kendinden bilir işi... Geçen gece kızlarla diye çıktım, 3 kız iki erkek dışardaydık.. Yanımdaki iki kız bizle gelen çocuklardan birine asıldı. İstem dışı çoğunluğun asıldığını kendime yapmalıyım gibi bir komplekse sahip olduğum için bütün şeytani oyunları kullandım, gecenin sonunda çocuk beni eve bırakmak istedi, artıı bütün gece sadece benle ilgilenip çiçek bile aldı.. Sadece zaferimi kazanıp, o kahrolası popomu egomu kendimce tavana çıkartıp eve kendi başıma döndüm. Ve biliyorum ki Pekmez böyle birşeyde kaldıracağı tek şey egosu olmayacak.. Hele ki havaların ısındığı milletin açık ayakkabı giydiği şu günlerde.. (izmir de öyle ama İstanbul'da nasıl bilmiyorum, inşallah hala vakti gelmemiştir :P :)
11.05.2008
6.05.2008
İlgi arsızı
5.05.2008
HELE ŞÜKÜR
Akıllının biri bütün mail adreslerimi hackleyerek egosunu tatmin etti... O kadar çok küfür ettim ki yorulmuşum bi daha etmeyeyim..
Mail adreslerimin gittiğini anladığım an, eski sevgillerim aklıma geldi, bir gün önce ben İstanbulda iken arayan E'ye bi daha beni arama ayağı çekip terslemiştim, hemen onu aradım, sağolsun ağzına ne gelirse söyledi.. İlk şüpheli oydu;
- Eeee senin gel git aklınla uğraşamam ben.. Daha dün arama diyordun şimdi de bahane yaratıp sen arıyosun, ne hacklicem senin adreslerini napacam ki... Senin hayatın zaten internet, sana demiştim başına bişey gelecek ordan diye, ne varsa artık orda ben seni bi türlü bu internet denilen yerden uzak tutamadım. Kim yapmışsa ellerine sağlık başına bir bela getrsin de bir daha o nete girme inşallah..
Diye şuursuz şuursuz konuştu.. Baktım bu değil, zaten anlamaz gerizekalı, hemen diğerini aradım...
- Kimbilir kimin canını yakmışsındır da sana yapmıştır bunu. Artık kafana sok PuCCa, senin hiçbirşeyin beni ilgilendirmiyor anladın mı? bitti yani senden intikam falan da almak istemiyorum, başına her bela geldiğinde beni arayıp suçlamaktan vazgeç.
buna da ben küfrettim kapadım telefonu. Bu da değil çünkü biliyorum malımı bu olsa hemen hindi gibi kabarıp 'ben yaptım, ohh yaptım' diye dayılanır bana..
Kimin yaptığını neden yaptığını hiç bilmiyorum... Yapan kişiye deli gibi küfür ettim. haketti..
Bi de sonra başka mail adresime mail atmış;
"sergilediğin sakin davranışlar sonucu mail adreslerinin şifrelerini geri verme kararı aldım. yarım saat sonra hepsinin xxxxxxxxx olarak girebilirsin. bu arada herhangi bir şifre kırma işin olursa haberim olsun..."
sevgili hacker kardeşcimm şifrelerimi verdin sağolasın,ama akıllı arkadaşım herhangi bir şifre kırma durumum olursa sana nasıl ulaşacağım ben?
sana ulaşacağım tek şey İP adresin olan: '81.213.206.237' başka bir şey yok, bir şifre kırma olayım var da yardımcı olmanı istiyorum bi mümkünse el at!!!!
Size gerizekalı olduğumu söylemiş miydim?
sevgilim olmuşsun meğer
ben seni kabullenmeyi, ben yapmaya çalışırken
yokluğun çirkin de yapmış beni
geçen gün aynada gördüm tesadüfen...
........
Bu aralar o kadar çirkin hissediyorum ki kendimi, naparsam yapayım iğrenç ablak bi surata sahibim gibi geliyor...
Bilmem kaç gecedir her akşam içiyorum, hergün sağımda solumda birilerini kırıp aşağılıyorum... Akıl sağlığımdan şüphe etmeye başladım...
Dün belediye otobüsünde şu karşılıklı oturma yerleri olan koltuklar var ya, onlardan birinde oturuyordum, yaşlı bir kadın karşımda oturuyor, dedi 'kızıımm ben oraya oturayım, başım dönüyor burda' nasıl sinirlendim!!! ama kalkıp yer verdim, tersten giderken ağlamaya başladım, 'orası benim koltuğumdu, başına da sıçayım sana da, o zaman binme otobüse, bana mı güvendin, git evine torun bak, gerizekalı bunak' bunları mırıldanırken öyle bir ağlıyorum ki, şıpır şıpır akıyor, kadın bi 'hık' dese, saçını başını yolacak kadar sinirliyim...
Hava zaten sürekli gri, içim bunalıyor bağırmak hömkürmek birilerini döverek rahatlamak istiyorum...
.........
Dün gece rüyamda Pekmez'i gördüm, sımsıkı sarılıyordu bana...
Eskiden rüyamda hep xxx o. çocuğunu görürdüm, ne zaman özlesem o gece rüyamda mutlaka sarılırdım ona... Pekmezi özlediğimi düşünmüyordum, ta ki dün geceye kadar.. Bu sabah onun için uğraşmam gerektiğini anladım.. İşe gelirken önce İstanbul'a otobüs bileti aldım..Bu gece yola çıkıyorum. Yorumlardan birinde Çilek demişti, git iş yerine bak olaylara diye, gidip bakacam, ne kaybım olabilir ki? en fazla, seni istemiyorum der.- ki şu anda zaten istemiyor- değişen bir şey olmayacak yani..
Sabahın köründe annemi hasta ettim, ameliyata girmesi gerektiğini söyleyip, izin aldım..Zaten iş hayatım boyunca kadıncağızı bilmem kaç defa hastaneye yatırmış numarası çekip izin aldım, hatta bi kere abartıp üvey babamı öldü gösterdim...
Bu kez bu hatayı yapmayacaktım, giden herifin sol koluna koala gibi yapışıp kalmayacaktım, ama beceremedim. Köpek gibi özlemişim valla, sağımda solumda da onu unutturmaya yönelik hiçbir şey yok!
Muhasebede ki çocukla anca bakışıyoruz, bak bak bak nereye kadar.. Fotokobi makinesi onun orda diye günde 50 defa otun b.kun fotokobisini çektirmekten bıktım.. Geçen hafta abartıp 'benim adım kırmızı' kitabının fotokobisini geldim çektim, gittim çektim.. Ama yok anca mal gibi bakıyo, arada bir konuşayım diyorum, o zamanda kekelemeye başlıyo o salak hali çok hoşuma gidiyor ama ondan bi cacık olacağı yok yani!
Bugün kaşımı bıyığımı pedikürümü yaptırıp doğruuu İstanbul'a, baktım bana 'hayır' dedi, üstüne de aşağıladı, o zaman keşke ondan öncekini görmeye Ankara'ya gidecek kadar şerefsiz olabilsem.. Ama o kadar yapamam, hemen belli ederim işleri birbirine karıştırırım.. Bütün eski sevgililerimin ayrı memleketlerde olması ne kadar acı verici, nasıl kaçıyolarsa bebeler benden artık!!!
Bir caddede karşılaşma ihtimalimiz bile olmayan adamlara aşık oldum ben...
Aşk denemeleri (yeniden)
Yemeğe gidecektik geç çıkınca ben bişeyler içelim bu kezde ertelemeyelim dedik..
İlk başta çok hoşuma gitti.. Bana hiç "Nereye gidelim?" diye sormadı. En nefret ettiğim soru. Erkeğin kendine güveni olmadığını gösteren soru. Hiç bişey söylemedi, bindik arabaya, "Seni çok beğeneceğin br yere götürüyorum" dedi..
Sadece şarapların olduğu bir mekana girdik. Burayı biliyordum ama hiç girmemiştim, çünkü şaraplarla ilgili tek bildiğim ' 5 ile 10 YTL arasındakiler ve 10 ile 20 YTL arasındakiler' kalanı beni alakadar etmiyor.. Bu hangi şarabı içeceğimide kendi söyledi. 'Kontrolcu erkek' -bayılırım sadece ilişkinin başında- Erkek dediğin öyle olacak ama, erkek işte adı üzerinde... Şaraplar hakkında o kadar çok şey biliyo ki sürekli konuşuyor, Bir erkeğin benden çok şey bilmesi hep hoşuma gitmiştir. Eğer birinden hoşlanmışsam mutlaka yanında salak kız numarası yaparım, bahsettiği herşeyi ilk kez duymuşum gibi gözlerimi açarak dinlerim.. "ne kada çok şey biliyorsun" diyerek götünü tavan yaparım.. Gecenin başında aynen böyle yaptım.. Anlattığı herşeyi, gözlerim açık, aptal bir gülümseme ve hayranlıkla dinledim.. Lakin sonra birşey oldu, burnuna dikkatlice baktım o da nee "kılcal damarlar" Gözüme bir batmaya başladı, kıpkırmızı ince çizgiler... o kadar çirkin geliyor ki çocuk gözüme kocaman bir kılcal damar sanki.. Buram buram para kokuyor, bu kılcal damarlar alınmaz mı, bir tamiri yok mu diyorum, başka yere odaklan diyorum, yokk olmuyor gözüm gidiyor yine o buruna bakıyor!!! Çocuk farketti, burnunu falan siliyor ama "kılcal damarından rahatsız oldum" da denmez ki!! O kılcal damarlar büyüdü büyüdü beni hapsetti. Az önce prensim olabilir dediğim erkek bir anda salağın teki gibi geldi.. Bi insan sürekli konuşur mu.. Duyanda Amerika'nın en büyük lokantasına sahip zanneder, eminim dandik bir döner büfesi vardır.. Şimdi gıcık oldum ya, bu kez başladı bende bir aşağılama... Eğer bir erkekten hoşlanmamışsam, onu aşağılarım, bilgiçlik taslarım.. Allah bana öyle bir yetenek vermiş ki bilmediğim konular hakkında saatlerce konuşabilirim.. Ne söylerse bana, tersini savunuyorum.. Bir ara Bekir Coşkun'u bile savundum düşünün artık!!! Gıcıklık değil mi, görgüsüz olduğunu da suratına söyledim.. Biraz da alkolün etkisiyle gıcık oğlu gıcık bir kız oldum. Halim tavrım el hareketlerim kendimden tiksindim ama onu da sinir etmekten çok büyük haz aldım...
Karşıma çıkan 10 erkekten (iş arkadaşı, yol arkadaşı, kent kart bayii) 9'unun iltifat işçin söylediği sözü söyledi
- Senin gibi bir kızın nasıl erkek arkadaşı olmaz şaşırıyorum...
Bunun cevabı çok basit canım, senin cinsini sadece başta etkileyebiliyorum, sonra benden olabildiğinizce kaçıyosunuz, sanki size kızgın iğne batırıyorum!!! Bundan sonra öyle ama sevgilim olan erkeğin poposuna gece yatarken o boğalara mühür mü ney işte ondan vuruyolar ya, bende ondan vuracam.. Bakalım kaç canlının hayatının içine sıçmışım... Poposunda 'PuCCa'nın Malı' yazan bir çocukla tanışırsanız bilin ki gerizekalının tekidir, Bedenen az kullanılmış, beyinen çökertilmiş bir bünyeye sahip bir insan evladıdır...
Yolda soda istedim, bi büfede durdu almaya gittiği sırada sutyen askımı arka koltuğun olduğu yere attım.. Aslında baktım çocuk fena değildi. Kibardı, zengindi, sahiplenen bir havasıda vardı.. Kesin kız arkadaşı vardır bu puştun.. Ara sıra gelen arıza halim geçer belki diye; kız arkadaşı falan eğer varsa sutyen askını görüp ayrılır umuduyla, en azından yedeğimde beklesin dedim...
Beni eve bıraktı, anladı ondan hoşlanmadığımı... Ben ise onu sadece burnunun üzerindeki kılcal damarları yüzünden aşağılayıp horladım.. Aslında sorun kılcal damarlar değildi ama dışa vurum damarlarıydı...
-Senin için güzel bir gece olmadı sanırım, bir hatam olduysa özür dilerim dedi..,
Bende özür dilerim valla, ama olmadı napayım!!!
Yıkım
- Nasılsın
-iyiyim sağol
- Şimdi hiç birşey söylemiyorsun sadece beni dinleyeceksin..
- noldu
- sana konuşma dedim.. Bir defa şunu iyice bil bu seni son arayışım olacak.. Ben seninle doğru düzgün birşeyler yaşamak için çok uğraştım... Ama sen, ben ne yaparsam yapayım hep kendi kafanda yarattığın gibi düşündün olayları.
Sen çok güçlü görünmeye çalışan güçsüz birisin, bütün sorumluluklarını yıkacağın adam arıyodun, bunu bildiğim halde ben sana geldim kabullendim..
Seninle birlikte olmak hergün işten kovulma korkusuyla bir yerde çalışmak gibi. Hergün nasılsa bitirecek, bugün yarın yine dengesiz birşey yapacak diye beklemekten usandım. Sabah gülük gülistanlık herşey, öğlen bir bakıyorum cehenneme çeviriyorsun ortalığı, ne oluyor demeden 10 dakika sonra hiç birşey olmamış gibi davranıyorsun.
Seninle başladığımızda hala eski sevgilini düşünüyordun, boşuna inkar etme! Bunu bile bile kabullendim seni...Ama sen, beni sürekli başkasıyla kıyasladın. Seni sahiplenemediğim için beni aşağıladın, konserde çekip gittin yanımdan. İstediğin gibi birine dönebilmek için kişiliğimden ödün verdim, yine yaranamadım sana...
Ben seni çözemedim, çözemiyorumda ne egona ulaşabiliyorum ne komplekslerine inebiliyorum. Tırnağın olmayacak kızları kıskanıp yok yere kavga çıkardın, ama ben eski sevgiline ait birşey sorduğumda beni parçalayacaktın.
....
Bana güvenmiyorsun, güvenmen için herşeyi yaptım. En son bitirmenden o kadar korktum ki seni ailemle tanıştırdım işin ciddiyetini gör diye, ama sen benimle dalga geçer gibi 1 gün sonra olmayacak hadi bitsin dedin. Resmen salak yerine koydun beni. Sonrada hiçbişey olmamış gibi mesajlar attın.
....
Senin sorunun yalnız kalamamak, sen yalnız yaşayamazsın.. Yanında biri olmadan nefes alamazsın. Eğer beni gerçektende istemiş olsaydın kal benimle derdin. Ama sen onun yerine Bitsin demeyi uygun gördün.. Nedeni de söyleyeyim; benden daha iyilerini yeni çalıştığın yerde bulabilirdin... Seni Paris'e gönderiyolar, yarın başka ülkelere gideceksin orda büyük televizyoncular çıkacak karşına, onları kullanacaksın. Sen aptal biri değilsin, İstanbul'a sırtını dayayacağın adam olmadan gelemezsin. Ben yetemem sana tabii, ben kimim? Elinde oynadığın gel Polat, git Polat biriyim.. İzmir'in anasını satıp öyle döneceksin buraya, Sakın unutma bunu bende aptal değilim.. Ankara'dan nasıl döndüğünü biliyorum. (?)
....
Küçük yerlerde götünü kaldıran adamların çokluğu gözünü boyuyor şimdi, Birgün hırslarının ne kadar boş olduğunu anlayacaksın o zaman işte gerçektende beni arayacaksın...
.....
,Küçücük bi kızın elinde maymuna döndüm, sana tahmininden çok değer verdim.. Ama sen beni tahmin ettiğimden çok hayal kırıklığına uğrattın... şimdi iyigeceler, kendine dikkat et
....dıııt dıtt dıttt...,
......bir solukta söyledi, ama deli gibi saçmaladı.. Bi kere bende hırsın 'h' si yok... Hayatım tamamen tesadüfler içerisinde yükselmelerle dolu.. Hele sırtımı birine dayayım en büyük kişi ben olayım saçmalık ötesi! Yazık beni gerçekten hiç tanımamış, En garibime giden ise 'Ankaradan nasıl döndüğünü' biliyorum demesi.. Ankara'dan dönme sebebim ev arkadaşımın şerefsizliği.. Başka hiç birşey değil, hem benim başıma hemde eski sevgilimin başına bela açacak diye korkumdan döndüm. Çok şaşırdım... diğer cümlelere değilde en fazla bunlara takıldım.. Böyle düşünmesine ne sebeb oldu acaba. Aynı işi yaptığım adam günün 14 saatini aynı masada aynı program için birlikte kıç yırttığım adam.. Böyle birşeyi nasıl düşünebilir ki?
Bunların hepsi böyle, nedense ayrıldıktan sonra akıllarına karakterimin gereksiz yönleri geliyor, salaklar!
Pekmez'e gıcık oluyorum artık.. Ailesiyle tanıştırmış bıd bıd bıd.. Bende ona bakılırsa kardeşimle tanıştırdım halla hallaa! Zaten anası da güzel yapamamıştı yemeği, yiyemedim.. Yanlış sperm seçmişim kendime bir ömür fifa oynayarak geçiremezdim zaten kafasına soktuum, ağzımı bozduruyo benim...
3 yanlış bir doğruyu götürür
Bundan önceki ilişkimin bittiği sırada, çivi çiviyi sökmez yalan o işler dedim, herifi 1 sene bekledim, ne oldu babayı aldım!
Az önce üstümü değiştirirken göğsümün altına bir kalem koydum sarkıp sakmadığını kontrol için (eğer kalem yere düşmez, iki etin arasında kalırsa, sizin meme artık memelikten çıkmış demektir) ohhh binlerce şükür rabbime hala madonna gibiler dik yürekli ve cesur.. O kadar tırsıyorum ki yaşlanmaktan çirkinleşmekten, kırışıklarım olmasından.. Bir gün olacak biliyorum ama ben o günü mümkünse asla görmeyeyim.. Balon şişirmek, gözüme iğne batması ve yaşlanıp çirkin bir kadın olmak en büyük korkularım arasında...
Hemen durum analiz yaptım aldım elime telefonu düşün Pucca kim sana asılıyo bu aralar, en azından iş at egonu tatmin et yoksa bu depresyonu yemek yiyip saçlarını değiştirerek geçireceksin dedim...
Bu Ankara'da, bu Antalya'da, bu evlendi, bu ter kokuyodu, bu eski sevgilinin arkadaşı, bu çok çirkin, bunun parası yok, bu yalnız yaşıyo hemen eve gidelim düzüşelim ayağına geçecek, bunun kulaklarında bi kere kir gördüm, bu kim acaba ismi güzelmiş, diye diye 3 kişiyi yedeklere aldım...
Birincisi, uzun boylu kumral, şu anda gazeteye gelip giden epeyce zengin amerikada büfe işletmiş şimdide futbolla ilgili bişeyn organizatörlüğünü yapan yakışıklı bi çocuk.. epeydir yalanıp duruyodu peşimde, bi bakalım tartalım ölçelim biçelim
İkincisi bizim işyerinde çalışan çocuk. Çok tatlı biri ,şirin konuşurken utanıyor ve o utandıkça benim yağlarım geriyor... O çocuğa yeniden iş atabilirim, nasılsa pekmez artık yok, bana bugün mesaj atmış zaten ama o daha bu yaz askere gidecek, 6 ay sürecek gerçi... ama babam hep derdi, bi erkek askere gidip gelmeden olgunlaşmaz diye....
Üçüncüsü ise bu biraz riskli ama en fazlada bu oğlan çekiyo beni, hem benim üniversiteden arkadaşım, hem eski sevgilimin arkadaşıydı -şimdi hiç görüşmüyolar-, hem de eski ev arkadaşımın eski kırığıydı, kızla da yeni barıştık ama napiim yanii, zaten pek hazetmiyorum kızdan.. Ama bunu en sona saklıyorum, artık şerefsiz bi kız olmayacağım çünkü.. Bana yapılırsa tozu dumana katar ağızlarına sıçar katlederim onları, inşallah o salak kızda böyle düşünmez ve "ben kullandım tadına baktım, iyi parçaydı puccacım, al canımsın, senden kıymetlimi? eski sevgilim senin olsun" der.. İnşalllaaah öyle der :P
Bu arada hala pekmez aramadı, ararsa diyeceklerimi kağıda bile yazdım ama aramadı puşt! Allahım karşıma erkek çıkarmayacaksan nolur pekmezi geri yolla... bi bok yedim, hayvanlık ettim; çocuğa bitti dedim, ya da bi işaret çak, ben gideyim İstanbula, ama kısa sürede yap zaten anlamıyorum lap diye zamanı geçiriveriyosun, yarın gözümü açtığımda evde kalmış, çirkin, yaşlı bir kız kurusu olarak uyanmaktan çok korkuyorum..
Kader
Karıştım
Allahın gerizekalısı ama anlamadı.. Gideceği gün buna dedim ki, "Mesafe girdiğinde araya sürmez bu ilişki bunu biliyorsun, boşuna deneyerek birbirimizi yıpratmayalım güzel bişey yaşadık burda bitsin" Buda sanki bi bardak su istermisin diye sormuşum gibi "tamaaam" dedi...
Salak yaa, bu sözün anlamı, ben senden ayrılmak istemiyorum, bu işin yürüteceğine dair bana gaz ver.. Ama nato kafa nato mermer! anlamadı siktirdi gitti mal! Abi bi kere arasın bari dedim yok onuda yapmadı.. o konuşmadan sonra çocuğun sesini duymak nasip olmadı..
Gittiği gece ben evde discovery izleyip hüngür hüngür ağlarkene, telefon çaldı.. ana bi baktım şurda ki eski sevgilimarıyo!!! Anama avradıma sövüyor, senin a.q, sen nerdesin bilmem ne diye, normalde benim bu duruma çok sinirlenip telefonu surtaına kapatıp savcılığa şikayet dilekçesi vermem gerekti, ama ben naaptım bende ona saydım, sonrada gülesim geldi msne yeniden ekleyip muhabbet ettik!!! güyaa ben bu bebeden nefret ediyodum derisini falan soymak istiyodum, ama Pekmeze sinirimden kafamı bunla dağıtayım dedim.. Tam bir gerizekalı, hani nasıl olduğumu sor ne yaptığımı, sağlığımı, ne bileyim yada yaptıkların için özür dile yüzün olsun en azından karşımda.. Ama çocuğun sorduğu ilk soru
- Biriyle çıkıyo musun?, yattın mı, öpüştün mü?, bişey oldu mu hiç..
Ona duymak istediği herşeyi anlattım, çıktığım yok, öpüşmedim bla bla bla... İnanmadı, ama duymak istedikleri de buydu, en azından duydu.. nedense ona karşı hep öyle olmuştum sadece duymak istedii şeyleri söylerdim, inanmazdı ama söylememi beklerdi...
Ve bir kez daha anladım ki ben bu çocuğu hiç sevmemişim, hiç hemde.. You tube yorumlarını yazan Türk gençleri gibi ağzı bozuk ve beyinsiz...
Ama yinede eğlendim onla konuşurken, rahattım çünkü kendim olabildiğim tek yer onun yanıydı, ne yaparsam yapayım beni yadırgamayacak tek insandı.. Ama sadece o kadar...
Bu kadar nefret ettiğimi zannederken, s.kimde bile değilmiş lan bu dolma demek içimi rahatlattı... Bloğa yazdığım ilk yazıların hemen hemen hepsi onun bana çektirdiği acılardı, biraz önce onları okudum kendime götümle güldüm..
Bi kez daha anladım ki hayat çok orospu... Bütün işvesi cilvesi parasını alana kadar, sonra giren çıkan farketmiyor.. Kimisinden ne kadar zevk alsa da sonuçta hepsi aynı deliğe giriyor..
The end
Beni götürdüğü yer ise kendi evi oldu...(ki bu evi sarhoş olduğum bi gece googledan kuş başı izleyip, çıplak gözle bulabilirmiyim diye bi arkadaşla iddiaya girip, kapı numaralarına kadar gidip bulmuştum.)
Anam sonunda sevişcez mi napcaz diye beni ateş sardı, böyle napacağımı ne diyeceğimi bilemedim... O arabadan inersem orospu muamelesi görürmüyüm? inmezsem gerizekalı mı olurum? pantolonumu çıkartırmıyım, allah kahretsin altımda ki don hello kittyli, ama allahtan altıma ince çorap giydim en azından Mahmut Tuncer'e benzeyen ayaklarım az buçuk seksi duruyo.. Ya çocuk beni yediyse, ayaktan falan hoşlanmıyosa daha ileri gitmek için benden zarar gelmez yavrum ayakları çektiyse, abuuuuu bi ton şey geçti o evin önünde durduğu anda... Pekmez anlamış olacak ki, "annemle kardeşim evde, sana desem hayatta gelmezdin, gel bi en azından merhaba de sonra gideriz" dedi..
Allahın gerizekalısı hayır dermeyim ben hiç, üstüme başıma düzgün bişeyler giyer elimede el yapımı kekimi alıp en şirin halimle çıkar gelirim ananın yanına.. Allahın dangalağı yaa!!! Çocuktan çocuğum olsun diye götüm çıkarken anasıyla tanışmamak için ne diye bahane uydurayım dingil!! çok sinirlendim hazırlıksız yakalandım!!!!
---
Dünya tatlısı bir annesi, bendne 2 yaş büyük bir kardeşi vardı, beraber kahvaltı yaptık, ilk başta öküz gibi sustum, sonradan açıldım birlikte okey oynadık, sonra ben kardeşi ve Pekmez fifa oynadık..Hiç bu kadar eğlendiğimi hatırlamıyorum 2 sinede turu bindirince balık için salatayı hazırladılar, annesi bana girit usulu çipura yapmayı öğretti.. Bi ara balkonda pekmezle oturup bulmaca çözdük.. Çok garip bir şey, O tanıdığım adam yoktu karşımda kardeşiyle boğuşan, çocuk gibi herşeye burnunu sokan, Nazire Şenlendiricinin taklidini yapan gördüğüm en tatlı insan vardı karşımda...
Odası Fenerbahçe bayraklarıyla süslü, her tarafta çocukluğundan kalma anıları, ilkokul resimleri, hatıraları onun özeli, ve o özeli bana göstermek için büyük çaba sarfedişi, ilk aşkını anlatması, ona ait bir dünya, hep işyerinde cafelerde ve arabada gördüğüm adamı, eşofmanının içinde evde sağa sola koşuştururken görmek beni bi kat daha aşık etti sanırım ona...
Akşam annesi yukarı katta ki komşularına çıktı, ben kardeşi o Simpsonların sezonunu izledik.. Dizimde yattı; yeşil gözlerine, kirpiklerinin kıvrımına, kanağında ki yara izine, kirli sakalına, dudaklarının kıvrımına yüzünde ki her noktaya dokundum hafızama iyice işlemek için onu.. gördüğüm en güzel yüz gibiydi yüzü, şaşkın bakışları, gülümseyişi, dişlerinin muntazamlığı,gözlerini kırpışı, çocuksu mahsunluğu... Pekmeze ait bir çocuğum olsun istiyorum, ben bu adamdan çocuk yapmak istiyorum... saçlarıyla oynarken gözlerini kapatması dizlerimde çocuk gibi uysallaşması, hiç olmadığım kadar huzurluydum, neden bilmiyorum kendimi güvende hissediyordum. Kirpiği yanağına düşmüştü, dilek tut dedim, "hep yanımda kal" dedi.. En güzel yerlerde film biter ya, sonrası mühim değildir, artık kahramanlar yorulmuştur huzur içinde son yazısı yazar.. Ben eğer bir film olsaydım THE END yazımı şimdi yazardım, pekmez dizlerimde, ellerim saçlarında tv izlerken bu sahnede bitsin isterdim herşey, sonrası yok, öncesi mühim değil.. herşey burda bitsin Son yazısı buda yazarak blura dönsün sahne...
Sonra sordum, hangi yanağın diye, "sol" dedi ama kirpik sağındaydı...
Fransa protesto
Çok sinirliyim 700 kişilik kafileden tek vize alamayan kişiyim!!!
5 senedir İTO'da böyle bir olay görülmemiş, ama o soktuğumun Fransası bana vize vermedi.. Nedeni bekar kız olup işe giriş tarihimin yeni olması, İTO'dan gelen açıklama ise resmimin Moldovyalılara benzemesi...
Yani kısaca sende rus o.ospusu tipi var demeye getirdiler puştlar!!!
O kadar hazırlık, milletten küfür yemek hepsi boşa gitti..
Millet kına yaktı yemin ederim.. Çok sinirliyim,
Pekmez göbek atıyo, işyerindekiler adalet yerini buldu diye laf sokuyo,
ve ben sinirden çıldırıyorum...
Fotoselli
lap diye kapatıyorsun ışığını
yarıda kesip çişimi
elimi kolumu sallayarak
aydınlamanı sağlıyorum...
Ve biliyorum ki 1 dakika sonra
gene kapatacaksın ışığını
o sebeble küfredip çekiyorum çorabımı
Paris
Bi sonraki sabah işe gitmek istemiyorum diye ağlanarak uyandım, uyandıktan 15 dakika sonra dank etti, "Şu ana kadar hiç bir insan insan evladını sallamamış bi hatunum, iş muhabbetinde babamı bile tanımayan hırslı az buçukta şerefsizin tekiyim şimdi ne sallıyosun ya, sana deselerdi 'kusura bakma götümüze benziyosun bu kurumda çalışamazsın' diye dahamı iyi olurdu! Onca para saçtığın kozmetikler işe yaramış demek ki seni güzel sanmış herif! kalk git hem tipini hem aklını kullan ezik gerzek!" diyerek şıkır şıkır giyinip çıktım dışarı.. İlk iş birini azarlayayım dedim (televizyonda çalışırken sadece kameramanlara bağırma hakkım vardı kalanına yalakalık yapmak zorundaydım işimi halledebilmek için, ama burda işler nasıl yürüyor bilmiyorum ama ilk hakkımı sayfa sekreterinden yana kullandım)
- buraya grafik çizmemişsin?
- söylenmedi
- söylenmesimi gerekti? ne kadardır çalışıyosun sen? yapamıyosan söyle bana getir ben yapayım
- afadersiniz...
Sonra bi pişman oldum, kızı kırdım diye.. içim içimi yedi... Napıyon ya sen dedim, yaşçada nerdeyse en küçükleri sayılırım (tahminimce) böyle sonradan görme bağrış çağrışlarla bi bok beceremezsin anca küfür yersin diye gidip kızı kantine götürüp börek çay ısmarladım, sonra bana Quark expressi öğretsene, hafta sonu geleyim bende sana photoshop'da grafik gösteririm falan filan diye sıçtığım boku temizledim...
Bu olay iyi oldu kızlarla tuvalette kaynaşmaya başladım ohh sonunda diyerek rahatca koltuğa gömülmüştüm ki patron geldi, pasaportumu sordu sonrasında da 5 günlük EXPO Paris zirvesine katılacak kişinin (maalesef ) ben olduğumu söyledi.. Maalesef diyorum çünkü bu kıyakla koca memeli sarışın pozisyonumu garantiledim.. daha geleli 2 gün olduğu halde beni Parise süs bebeği olarak yollamaları ufak çaplı bir kriz yarattı... İşyerinde bi anda kendimi sadece tuvalette tavanı izlerken huzur buluyorum kalan kısmında iğneli sözler, bakışlar ve benden tiksinen insanlar... Kaderde var koca memeli sarışın olmak ne kadar kaçsamda bi şekilde buluyo beni...
Bu olay Pekmezinde hiç hoşuna gitmedi, Pekmez'in İstanbul'a gidiş tarihiyle benim Paris'e gidiş tarihim aynı güne denk geliyor.. 4 saatlik bağrış çağrılarının özeti....
- Hem herkes benden nefret ediyor diyosun hemde kabul ediyorsun böyle birşeyi.... diyemedin mi başkası gitsin diye.... bana bir parça saygın olsa gitmezdin... beni yolcu edeceğine elin herifleriyle Paris'i dolaşmak daha cazip geliyor tabii.. Ne bok varsa orda aklını başından almışlar senin artık hangi muhabirlerin gideceğini duymuşsan bilemiyorum.... Ben İstanbul'da sen Paris'te ne güzel bir ilişki bu ya, nasıl rahat bir adamım ben ya!.. Ben demişim ki bu kızı seviyorum diye cümle aleme yaymışım ama kız Paris'e eğlenmeye gidiyor.... Millet arkamdan neler diyor şuanda kimbilir.... Orda iyi arkadaşlıklar kurarsın ben yokken sıkılmazsın, arkadaşlarınla kah Paris kah İsviçre gezer dolaşırsın.. Zaten meraklıydın hiç arkadaşım yok diyodun al işte sana fırsat git gez dolaş... Piyasanın bütün şerefsizleri ordadır zaten aç kurt köpeklerine seni kuzu gibi göndereyim bende.. Beni seviyo olsaydın gitmezdin ama sen bi Paris'e sattın ne diyeyim herkes gibiymişsin demekki... Birde neden sen? Adamlar buraya geldiğinde götlerine yama olarak beni yolladılar da oraya giderken neden seni gönderiyolar? zaten gazetede ki pozisyonun milletin gözüne batarken birde bunla beni daha çok aşağıla, ne diyim ya helal olsun...
Manyakmı ne yaa!!! sanki Kahramanmaraş'a gitcem.. Bu olaylar gitcem diye heycanlanmamı da unutturdu bana! Bok gibi para var Pekmez'de madem çok seviyon beni, dersin ben seni götüreyim Paris'e gitme onlarla, gitmeyeyim bende (bunu da dedimde çok kızdı burda, hemde baya çok) Kusura bakmasın valla 5 gün 4 gece Parsi gezisini kaçıracak kadar mal biri değilim.. O beni göt gibi bırakıp biliyo gitmeyi, ben gidince 'adi' oluyorum.. Sevgilinle aynı işi yapmıcan ne olursa olsun mutlaka -ki ben pekmezin tırnağı olamam- bir rekabet oluyor... Birde ben Pekmezi hiç böyle görmemiştim o kadar irkin basit geldiki gözüme... Maskelerimiz sanırım yavaş yavaş düşüyor ikimizinde...
Bu arada ben hiç Paris'e gitmedim çok heycanlıyım, ve sanırım Pekmez benden ayrıldı...
koca memeli sarışın
Size baba diyebilir miyim?
- biliyor musun PuCCa, seni kızım gibi görüyorum
- hönkk!!
- Süslü okullarda okuyan yaramaz haşarı kızlar gibisin, sürekli başına bişey gelecek diye korkuyorum, kendimi senin baban gibi hissediyorum... Böyle hissettikçede sana sanki daha çok aşık oluyorum. Ben yokken sana zarar gelecek diye burda senle kalabilirim keşke buna imkanımız olsaydı.. ben yokken ben varmış gibi kendine dikkat et, seni sana emanet edeceğim çünkü...
Bir erkek bir kızı nasıl kızı gibi görebilir ki? Öpüp koklarken hiçte babam gibi değildi valla bildiğin azmış hayvanlar gibi daha yokmu daha, diye şehvetli şehvetli yalanıyodu da, bi anda nasıl kızı gibi hissetti acaba beni!!!!
Bu nasıl bir kader benim bütün sevgililerim bana bu lafı söyledi "kendimi senin baban gibi görüyorum" Bunu genelde kavga sırasında suratıma hönkürerek söylüyolardı ama bu kez aşık oluyorum falanda eklendi işin içine!!! Ben nerde yanlış yapıyorumm???? bir erkeğin beni kızı gibi görmesini sağlıyorum! biri olsa ikisi olsa amenna ama hepside aynı lafı sözleşmiş gibi demişse ya ben hep aynı tip herifleri buluyorum ya da şımarma olayını abartıyorum...
Aslında çok şımarık bir kız değilim, çocuk taklidi yapan hatunlar gibide davranmıyorum, baba özlemiyle yanıp tutuştuğum falanda yok, erkeklerimi baba modelinede sokmuyorum, onlarada çok bağımlı değilim, kendi işimi kendim hallediyorum, paralarınıda -çok- yemiyorum, arabam var, yaşadığım bir evim var, maaşım var bir işim var kimsenin sırtına yükte değilim, ssk işlerimi bile kendim gidip hallediyorum, hadi diğerleri tamam bi nevi haklılardı ama Pekmezin üzerine hiç bir sorumluluğumu yüklemediğim halde nasıl kızı gibi sever yaa, kızı gibi sevdiği hatunu erkek kişi şeyedermi pekii!! Seni arkadaşım gibi görüyorumla eşdeğer bir cümlemi acaba inşallah öyle değildir nerde embesil var onlara söylüyodum ben bu lafı çünkü!Eski sevgililerimdende biliyorum onlarda devamlı derlerdi bana "baban gibi hissediyorum kendimi", "kızımmısın sevgilimmisin anlamıyorum" diye üstüme yürümüşlükleri vardı, o kadar çok sinirlilerdi ki neden diye soramazdım. Ama tahmin edebiliyorum, kiracı olduğum evi boşaltmayıp nasılsa sevgilim halleder diye umursamadığım için ev sahibim çocuğun babasını aramıştı, iki tane osuruktan kazak alıp boş senetlere imza atmıştım, dershaneden çıkışta sevgilimin sınavının bitmesini bekliyodum. O sırada bi mağazada bi çizmeyi çok beğenmiştim kolumda çocuğun gitarı vardı onu satıp çizmeleri almıştım,... Sorumsuz, düşüncesiz, umarsız bir kızdım ama eskiden öyleydim valla billa bu çocukla ilişkiye başlarken tövbe ettim böyle şeyler yapmayacağıma.. Nitekim yapmadımda, ama bu niye bu beni kızı gibi gördü yaa offf çok sıkıcı!!!
Gitmese sanki bişi olacak kariyerde kariyer İzmir'de bi bok olamıyomuş bla bla blaa, bi bok olupta nolcan yarın bir araba ezecek seni, mortu çekecen sonrası hiiç.. Bari kal benle o boku birlikte yiyelim, Tabii bu arada çocukta hiç sende gel puccam yavrum benle İstanbul'a yok! o gece söyledi bitti, bi daha mevzusunu bile açmadı... Beni bana emanet ediyomuş dangalak, çok sinirimi bozdu yaa, madem kızın gibi görüyosun kal benle!
Kıskançlık en zayıflık anında
Ta kiii bu sabaha kadar!
çekimden dönüp kasetleri rejiye teslim edecekken, anaaaa bii baktım bayan kaltak pekmeze masaj yapıyor, içeriside hınca hınç adam dolu, beynimden vuruldum resmen ahtapot gibi elleriyle onun geniş omuzlarını sarıp sarmalayarak memelerini sırtına sırtına sürtüyor orospu!!!! elim ayağım titredi kasetleri attığım gibi çıktım dışarı kapıyıda çattt diye kapattım... tam ağlıcaktım ki "Ulan dedim şimdi öyle trip atmayla onca insana rezil oldun, herkes kıskançlıktan geberdiğini, kendi malını uzun bacaklı bi kaltağa kaptırdığını anladı! Bari dedim istediğini verme o karıya, senin olmayacaksada pekmezi ona yar etme! direk girdim içeri o kapıyı tekradan çatt diye kapattım, ben içeri girdiğimde kız başka köşedeydi pekmez başka, tuttum bayan kaltağın bileğinden ' bi daha seni bu çocuğun yanında görürsem hiç affetmem ona göre ayağını denk al' dedim fırlattım kolunu ( bu arada ben kızın göğüslerine geliyorum ve boyum 1.68) salakta 'aaa noluyo beee' gibisinden çemkirdi durdu pekmezede bağırdım 'gel buraya' diye çıkarttım dışarı tuttum yakasından 'o kaltağın 10 metre yakınına görürsem seni amcalarıma dövdürcem' dedim gayette ciddiydim valla bu gülmeye başladı sonra sarıldı bende sarıldım, sonrada bugün trip atmak zorundayım kusura bakma diyerek yukarı çıktım tıpış tıpış buda peşimden geldi, evede bıraktı beni yanii yendiden birleştik. Gram güvenmiyorum, içim içimi yiyor, ama benim elimden adam alacak karıyı yaşatmam ben! yeter yaa günlerdir içimde kalacağına şimdi onlar düşünsün gizli saklı nasıl fingirdeşeceklerini, hoşşş pekmezin gönlü olsaydı bayan kaltakta, orda ağzıma sıçabilirdi de 'sana ne lan' diye ama onun yerine dibimde dolanmayı tercih etti.
Valla gurursuzu murursuzum zerre umrumda değil açıkçası, napiim yaa günlerdirkıskançlık krizlerinde bi tane daha gitti elimden diye sersemlemiştim, böylesi şimdilik daha iyi oldu gibi.. yani umarım....
kepetto
tahtadan aşklar yaratırım kendime
onlar yalan söyledikçe sahte orgazmlar yaşarım
ama yetmez bu karşılıksız haz,
odundan yapma aşklara
hepsi sonunda gider 'mavi peri' genelevine
kendilerini etten kemikten insan etmeye..
Korktuğum başıma geldi
Ayy dedim ama seviyom lan ben bu şapşalı! Ben bi arayım da dedim konuşalım en azından diye kanalı aradım...
dııııttt dııııttt derken ohaa o da ne! bayan kaltak açtı telefonu.. elim ayağım boşaldı resmen. Ne işi var lan onun pekmezin masasında! O masa bizim masamızdı, o uzun sutun gibi bacaklarını yine çocuğun ağzına dayayıp bütün vucudunu sergiliyor diye düşündüm, konuşamadım resmen, kapadım telefonu suratına, sonra pekmezin cebinden aradım, bingoo yanında Kaltak var o şen kahkahaları çınlatıyor her bir yanı.. "müzikler için sağol" dedim kapadım telefonu! 5 dakika bekledim arasın diye, aramadı.. Bi daha aradım," vaziyet iyi galiba ohh maşallahh, gece nöbeti sevdalısı olmanı anlıyorum" falan gibi bişeyler saçmaladım, o da " yaa ımm evet, ya sonra anlatırım, hımmm tamam tamam, evet işte ondan" gibi yanımda kız var yani, konuşmayalım gibisinden bişeyler mırıldandı.. kapadım telefonu suratına, dayanamadım bi daha aradım, " Allah seni bildiği gibi yapsın, iyiki ayrılmışım senden (ayrılan kim belli değil!) sana uyuz oluyorum artık nefret ediyorum senden, sen yanındaki gibi pisliklere layıksın, ikiniz birbirinizi bulmuşsunuz" gibisinden gerizekalıca saçmaladım. Resmen beyin özürlü gibi davrandım, ama o kadar çok sinirlenmiştim ki yok yani şuursuzca tamamen saydım sayıştırdım yine telefonu suratına kapadım.. Saniye geçmedi bi mesaj geldi.. "Yargısız infaz ediyorsun, bir defa da beni dinle sonra kafanda kur bana küfret!" ben tabi daha çok sinirlendim,
o kıskançlık ve sinirle üstüme başıma iki şey çekip babamın cüzdanından da 25 ytl benzin parasını çalıp koşa koşa çıktım işyerine, arabaya bindim Karşıyaka'ya kadar gittim ki, aklım başıma geldi, napıyom lan dedim, gidip napcam orda, bi söz var hiç sevmem aslında ama, bırak gitsin dönerse senindir diye!, bırakk dedim yaa, en azından seni düzgün hatırlasın zaten bitmiş geçmiş, Hepsinden öte çocuğa ne dicem, " ben piskopatım, ayrıldık ama başka kızlarla fingirdeşemezsin, ben başka birini bulana kadar koala gibi yapışırım kusura bakma canım"
geri döndüm eve....
Keşke eski sevgililerim bana ait mal olsa, yani ne bileyim böyle kıyafetlerim gibi, giymesem bile dolabımda saklasam, kimseye ait olmasalar, dolabım kıyafetlerle dolup taşarsa da, en eskimiş en kötüleri fakirlere dağıtsam..
Öyle bi kanun olsun istiyorum eski sevgililerim bana ait tapulu mal olsun.. Hepsi benim olsun başka kızlara gitmesinler, evlerinde oturup bana ağlayıp üzülsünler sıkıldıkça onlara işkence yapayım, ama benim olsunlar yaa!!!
Eve geldim ama içim içimi yiyordu, Erkek kardeşime Bayan kaltağın evini aratıp kızı istettim, babası çıktı, kız evde yok diyince "bugün bize gelecekti, söz vermişti" gibisinden bişeyler söylettim... Kesin aradı babası ağzına sıçtı, oh olsun gerizekalıya!
Bugün sevişirler mi acaba? Sevdiğim adamın başkalarıyla yatması koymazda bana, kızlara aşık olması koyar, dokunması koymaz ama dokunurken söylediği kelimeler koyar sanırım, ama bayan kaltağı düzerse anam hepsi koyar bana! Bugün kesinlikle uyuyamam ben tırnaklarımın kenarlarını yemekten kanattım, içim içimi yiyor, onlarda büyük ihtimalle kanalın tuvaletinde birbirini yiyor, Pekmez kasıklarında ki ağrıyı dindiriyor offf offfff!
Paranoya
Ayın yarısını parasız bi şekilde atlattığım için o dönemlerde otobüse biniyorum, evimde maalesef dağ başında bi yerde, otobüsten indikten sonra 10 dakika boş bir araziden geçmek zorundayım. Pekmez'de nolur nolmaz diye bana biber gazı almıştı* o yolu o biber gazı elimde 3 Kulfu bir Elhamla gidip geliyodum..
Otobüste yanıma oturan adamdan deli kıllandım, önce bombacı sandım şimdi kendini patlatacak kafam ayrı yere bacağım ayrı yere yapışacak diye korktum, hatta senaryoyu o kadar abratmıştım ki ben ölürsem babamlar napar, pekmeze nolur, kıyafetlerimi dağıtırlar mı? gazete'de bana koca sayfa yer ayırırlar mı.. "Kızcaazda pek güzelmiş" diye teyzeler beni anar mı?facebookuma insanlar neler yazar? Allah kahrıbela bilseydim bütün herkese profilimi açardım, bombacının öldürdüğü kızın net adresine neler yazılmış diye baksınlar diye (büyük ihtimal burdan pek kimsenin haberi olmazdı, çünkü burası özelim olduğu için yüzyüze baktığım adamlara vermiyorum (verirsem sıçarım zaten) Tabutumu bile kırmızı bayraklı hayal edip şıpır şıpır ağladım. Sonra neyse indim otobüsten bi baktım anaa herifte indi! aynı sokakta yürüyoruz, bombacı değil kesin tecavüzcü diye düşündüm, sen bunca yıl sakla utanmasan demir donla gez çirkin kokuş kokuş bi herif evine 100 mtre kala alsın seni çökertsin olur mu lan dedim öyle şey! aldım elime biber gazımı hazır olda bekliyorum, planımıda yaptım. Adam yanıma geldiğinde sarkmaya başladığında ses çıkarmıcam "ne istiyon beni mi" dicem, "gel abicim hiç zorlamaya gerek yok bize gidelim ev boş" gibisinden böyle rahat relaks gevşek hatun moduna bürüneceğim, bildiğin hafif karılar gibi davranıp o boş araziyi en azından herif "ohh kızın evine gidiyoz" diye güle oynaya bana zarar vermeyerek geçirsin sonra suratına o gazı sıkıp doru eve topuk, arazinin orda sıkarsam işe yaramazsa boşuna dayağı, bıçağı yemiyeyim.. en azından evlerin olduğu bölgede çığlığımı tanıyan bi kaç insan evladı bulabilirim diye 2 dk. planımıda yaptım, sprey aşağıya doğru elimde kendimden emin herifi beklerken yanlışlıkla bi bi bastım kutuya pısstt diye kendi suratıma alttan püskürttüm. Anaaam yandım resmen yandım attım çantamı bi yana kendimi bi yana o nasıl bir acı! Allah kahretmesin, nefes alamıyorum gözlerimi açamıyorum! Nasıl bönüyorum! asfalta suratımı sürterek rahatlıcam, o kadar yanıyo ki gözlerim, sapık sandığım adam geldi tuttu kaldırdı beni, umrumda değil ama canım öyle yanıyo, adamcağız hastane mastane diyo beni eve götür diye bağrınıyorum neyse adamın girdim koluna nefes alamıyorum iğrenç bi koku var, boğazımı biri sıkıyo sanki eve geldik bıraktı adam beni eve sağsalim... 2 saate kadar anca kendime geldi kirpiklerimin dipleri hala yanıyo şuanda, adama karşıda çok utandım sen herifi önce bombacı, sonra sapık san adam hayatını kurtarsın!
O bu değilde yukardaki bana çok pislik yapıyo ama seviyo lan beni! Orda ki harbiden tecavüzcü olsaydı şu anda bilmem kaçıncı postata bütün vucudumu kesip doğrayıp parçalamıştı! Valla seviyo beni Allah, ne zaman böyle bişey olsa hep al sana kerata diyo!
biber gazı; bütün av malzemeleri satan dükkanlarda bulabilirsiniz 10 YTL sadece:)
4.05.2008
Anlar
İyi insan
Bi kere bencilim kıskancım, hiç beğenmediğim kıyafeti kardeşim bile giyse o an o kıyafet bende değerli olur! Dert dinlemeyi bilmem, biri bana sorununu ağlak ağlak anlatırken ben "keşke kırmızı oje sürseydim" diye düşünürüm. Hatta çoğu zaman anlattığı dertlerine inanmam bile insanların, biri kalabılta çok kolayca ağlayabiliyosa o kişi direk gözümde ilgi çekmeye çalışıyodur... Bayılanı taşıyan değilde, sırf işten yırtmak için hastaneye koşan kişi olurum... İşim düşmedikçe kimseyi aramam, bi yerden ayrıldıysam erdeki insanlarda bitmiştir benim için, severim, özlerim ama aramam.. Arkadaşlarıma çok dertlerimi anlatmam, karnımın içindekileri göstermem ben hep gülünecek zamanlarda aranan insan olurum. Aaa PuCCa da gelsin şimdi eğlendirir bizi tarzında bi nevi Fatih Ürek muamelesi görürüm.. Yılış yapış koklaş öpüş sevemem kimseyi, alacağımı alır çeker giderim.. alacağım birşey yoksa muhattap bile olmam...
Çıktığı, yattığı kalktığı adamlara bulaşmam ama hoşlanıyosa heriften ve aralarında hiç bişey yaşanmamışsa hiç affetmem beğeniyosam kendime yamarım.. Ki pekmez hariç diğerlerinde böyle oldu, arkadaşlarım seçti beğendi beni yolladılar aramızı yap diye, baktım lokum gibi çocuklar direk kendime yaptım.. Emanetlerine gözüm gibi baktım yani..
Çok kötü bir komşuyum da aslında, Aşure tabakları evde dolu. Komşularım getirmişler. Hangisi kimin bir bilsem geri vereceğim. Ama hiç bir fikrim yok. Komşularımı hiç sevmiyorum. Karşı komşumun kızı benle aynı yaşıt kız evlendi . Kıskançlığımdan kızın kına gecesinde karakolu arayıp şikayet ettim, çok gürültü var diye.. Kız boşanıp geri baba evine döndüğünde ise Allah biliyo en çok ben sevindim "ohh olmuş pis sürtük. Tüm mahalleyi milli edip evlenmek neymiş gördün diye!" Aşağımızda oturan çocuk evlendiğinde gidip geceden düğün arabasını anahtarla baştan sona çizip KSK yazmıştım.. Elimden gelse kimseye selam vermem apartmanda, bi kez asansöre işerken yakalanmıştım ama çok ufakkene daha...
İnsan ilişkilerim berbatmış lan benim bak şimdi farkettim, yaşlıları sevmem annanem başta olmak üzre, otobüste uyumuş taklidi yaparım kimseye yer vermem, insanların dedikodusunu yapıp kuyu kazarım, eski ev arkadaşımın diş fırçasıyla tuvalet temizlemiştim, içip içip sarhoş olup yanımdakileri rezil ederim sabahta neden bana bakmadınız diye trip atarım. Eğer işler istediğim gibi yürümezse kıyameti koparırım, yıkarım, dağıtırım, carlarım...
-eskiden- yanımda benden daha güzel bi kız istemezdim, o sebeble nerde eciş bücüş var onlarla dolanırdım. İnsanları aşağılardım, başkalarının yanında küçük düşürmeye bayılırdım dalga geçerdim hatta ağlatırdım bile.. Şimdi artık bunları yapmıyorum çorçocuk işi geliyor...
Ben iyi bir kız değilmişim bi de utanmadan sonra Allahım neden bana bunları yapıyosun diyorum.. Kanımda var benim şerefsizlik! Allam beni iyi bi kız yap, sonrada dualarımı kabul et nolursunnnnnnn... Eşşek kadar hatun oldum artık şu lanet hataım bi düzene girsin kazığın üstüne oturma hissim geçsin bi huzurlu uyku yaşat bana:((((((
Çöp
Ağlamıyorum..
Gözüme çöp soktun
Çıkarmaya çalışıyorum
Hiisyat aynı kişiler farklı
Pekmezden gelen mesaj bu, o geceden sonra bu mesajı attı ve bi daha suratıma bakmadı.. tabii bende bakmadım, bakmadığım için öğlen aç kaldım! salak gibi belki öğlen yemeğe çağırır diye bekledim, bekledim bekledim, puşt gelmedi! Bugün benimle hiç konuşmadı, laf bile sokmadı dün en azından onu yapmıştı...
Ben çocukmuşum, hoşttt köpek! Ulan 1 aylık çıktığın kıza, pazara gidelim der gibi " İstanbul'a gel bari benle" diyen sensin, tutup haftalarca sen eski sevgilini düşünüyosun diye paranoylara yatan sensin, sana tahammül edebildiğim ve senle gelmediğim için (çok istiyo gibi) çocuk olan ben oluyorum.. sen önce yaşına göre davran efendiiii!!!
Üzülmüyorum, acıda çekmiyorum sadece sinirliyim ama biliyorum 3 gün sonra köpeğe bağlıcak bu bünye kendini yine! hep aynı şeyler yaa!! önce sinir sonra keder...
Allahtan bu seferki daha yakışıklı en azından eli yüzü düzgündü diyebileceğim ardından. , Pekmez eski sevgililerime göre peygamber gibi kalıyo valla... çok özleyeceğim sanırım... özellikle oturduğu masayı, alışmıştım lan her allahın günü yanyana dipdibe çalışıp bi yandan da aşk yaşamayı...
Elim telefona gidiyor ara diyorum sıç çarkına ama yapamıyorum, Bugünde kirli sakalını kesmiş pasparlak olmuş, pezevenk çok tatlı olmuş! gözüme inanılmaz derecede yakışıklı gelmeye başladı... Gözüm telefonda bi mesaj diyorum yaa bi mesaj eşşoğlusu, en azından de ayrı şehirlerde deneyelim diye! Ama yok, o çok rahat memnun hatta sırtında koca bir yük kalktı
Virgilius'ün bi aşşağıya yazdığı yorumu okuyunca dank etti! bundan öncekide böyle puştluk yapmıştı bana! herifçioğlu bi kere bile benim şehrime gelmemişti, ama ben "sen askere git, ben arkandan gelmezsem orospuyum" diyodum, nitekim yapardım da biliyorum! herif nereye ben oraya öyle koala gibi yapıştım adama! 4 sene boyunca bi kere bile yaşadığım yeri görmemişti ve sonunda bi gün geldi! 'haa gelme sebebi tamamen ona attığım bi köklü kazıktan dolayı ağzıma sıçmak içindi' ama olsun, sonuçta geldi! Ben beni bu kez topuğumdan vuracak diye düşünürken bana peri kızıymışım gibi davranmıştı, çıktığımız günler boyunca olmadığı kadar anlayışlı sevecen ve itaatkardı! hatta hiç yapmadığı birşeyi yaparak bana 'söz' bile vermişti.. Yeniden çıkıyoruz laylaylomm bu adama aşığım postu olurum triplerine girmişken ben! adam bi daha beni aramadı! bi kere bile, yok burdan gitti bitti, bi daha ne sesini duydum ne haberini aldım..Alırsamda inşalllaaaaaahhh ölüm haberini alırım o ayrı mevzu tabii!!! 4 sene boyunca 77 milyon kez ayrılıp barışmıştık, ayrı olsakta yinede mutlaka bi mesaj bi mail bişey atar ille kendini belli ederdi bizz hop sarr baştan geri alırdık.. Ama bu kez ciddi ciddi bitirmişti, üstelik benim haberim olmadan!
En son vedalar hep böyle altın vuruşlu oluyo demekki, şimdi bütün çalıştığım yer bizi çıktı biliyo ve biz ayrıyız. madem böyle bi bok yiyecektin millete ne afişe ettin, olan senden sonra bulacağım adaylara olacak oysa muhasebede ki çocuğu yedeğe almıştım bile gitti bal gibi çocuk!
perhaps, perhaps, perhaps
Sonunda başladı konuşmaya, ilişkimizin ne aşamada olduğundan emin değilmiş, bana güvenemiyormuş, sürekli gitmeye hazır duruyormuşum, hala eski sevgilimi özlediğimi düşünüyormuş, falan fıstık derken bir laf söyledi ki güleyim mi ağlayayım mı bilemedim..- Sana benimle gel desem, eski sevgilin İstanbul'da gelirsen benim için değil onun için gideceksin...
- İstanbulda olan hangisi be!
- kaç kişiyle çıktın sen?
Ne duymak istiyorsun benden anlatayım,, diyerek başladım anlatmaya merak ettiği kişiyi, şehirleri karıştırdığını söyledim, ilişkimizin abartılacak kadar aşk meşk taşımadığını, 1 yılın sadece 2 haftası çıktığımızı kalan günlerde ayrı olduğumuzu ama inatla birlikteymişiz gibi davrandığımı falan filan diyerek onun duymak istediği şeyleri anlattım. Sonra gelen söz "ee sen 2 yıl Ankara'daydın bu çocukta öyle siz birlikte mi yaşadınız" höst bu kadarda aleni sorulur mu lan! hemen yok dedim, hatta nerde oturduğumu bile bilmiyodu birbirimizi görmüyoduk diye yine duymak istediği şeyleri söyledim.. Dinledi dinledi, sonrada " O zaman benle gel İstanbul'a" dedi. ahh canım yaa gelmeme izin verdi. Tek derdi orda eski sevgilimi görmemmiş gibi! Oysa ki derdi ilişkinin gideceği yerden korkması, sorumluluk almak istememesi ve kafasının karışık olması. Bunlarıda eski sevgilim mevzusuyla kapatmak istemesi.
Şeytan dedi kalk git istanbul'a diğerinin hayatını zindana çevirdiğin gibi bunun kini de çevir görsün anasının don rengini! Sonrada geri dönersin memleketine yapmadığın şey mi!Ben bu anın aynısını yaşadım, gelmiyeceğimi düşünerek büyük ihtimalle 'yanlışlıkla' ağzından çıkan "buraya gel" sözüne kanıp, bütün hayatımın içine bi güzelll sıçmıştım. Sıçtığım şeyleri sıvarken çocuğa da o boklardan bulaştırmıştım.. Sonuç, benden ölesiye nefret eden bir eski sevgili, aylar öncesine kadar beş para etmeyen şerefsize köpek olan bir bünye!
Bunun için değer mi dedim baktım baktımm, radyoda "if you can't make your mind up,we'll never get startedand i don't want to wind up, being parted, broken-hearted.so if you really love me,say yes, but if you don't, dear, confessand please don't tell me, perhaps, perhaps, perhaps" çalıyodu, duruma göre fazla hareketliydi ama al ulan pekmez "bu şarkı benden sana gelsin, artık eve gidelim sende ordan istanbula" diyerek dizleri çıkmış pijamamla çektim gittim...
Ve sanırım bu kez ben bittim!
Seni Seviyorum
Yok bişey
Saç rengine gelen adamlar
Kızıl saçlıyken, memur çocukları
siyah saçlıyken lise bebeleri
kumralken ise nedense bir Allahın kulu gelmiyor???
Kıskançlık
- yaaa çok soğuk burası gögüs uclarım çıkıyooo ! dedi...
Sürtük! resmen sürtük, o gögüs uclarını koparıp küpe yapcam ben senin, hiç vazgeçmiyor hiiiçç!!!
Pekmez'e de dedim, "şu kızı becerde; o rahatlasın, bende kurtulayım artık!" çektim gittim...
Aslında bi nevi iyi oldu, gündem değişti eski sevgilim out, bayan kaltak in!
Eski sevgili
- bilmem onlar denk geliyo
- o uzun saçlı mı?
- kim?
- saklama, herşeyi biliyorum senin eski sevgilin var?
- hönk!?!
Allah kesinlikle benle dalga geçiyo, çok pis oyuna getiriyo beni.. Ağzıma bal çalıp çalıp kaçıyor..Aynı okuldan mezun olduğum bizim sınıfta ezik insanlar grubunda olan sadece selam sabahtan ileri muhabbet etmediğim bi gerizekalı ile aynı yerde çalışıyorum... Hala ezik, ben hala sadece selam veriyorum... Ama bu şahıs hayatımla ilgili çok şey biliyomuş gibi her önüne gelene PuCCa zaten öle, PuCCa hep böyle idi diye ahkam kesiyo!!!
En son pekmeze eski sevgilimi anlatmış, onu çok sevdiğimi, ayrılamayacağımızı, yeniden barışacağımızı söylemiş..Ondan beri hayat tam bir kabus! nerde beni görse pekmez başlıyor; ne düşünüyorsun, onu mu? Onla mı buraya gelmiştiniz? Neden bitti bla bla bla..Hiçbir sorusuna cevap vermiyorum, ne cevap verecem zaten, başıma gelecek olanı biliyorum çünkü.. Yeni sevgiliyle eskiyi yad etmek nerde görülmüş zaten?
Ben eskisini unutmak için anamı ağlatmışken tam huzura erdim diye sevinirken lap bi anda adamın ismi hep aramızda oldu.. Herif karşıma çıkıp hayatımı mahvetmese varlığı yetiyo puştun!Kendimden korkuyordum çocuğun eski sevgililerini deşip herşeye sıçıp sıvamaktan, maşallah ama pekmez benden daha azimli çıktı benden beter davranıyor, o direk soruyor!
Geçen gece Duman'ın konserine gittik, oraya gidene kadar zaten beynime şeyetti, neden anlatmıyosun falan fıstık diye, neyse gittik ilk şarkıdan sonra telefonu çaldı bu mal beni orda bırakıp telle konuşmaya gitti! şoke oldum ama, koskaca konserde bıraktı telefonda konuşacak diye o kalabalıkta gitti, 10 dakika bekledim, baktım gelmedi çok sinirlendim çektim gittim eve!!!Sonrası tabii kavga!!! adam gibi kavga olsa yine iyi, "orda eski sevgilini gördün diye çektin gittin değil mi?...
Geçen hafta İstanbul'a gittiğinde eski sevgilinle görüşmeye gittin zaten biliyorum... 5 sene dile kolay nasıl biter, baksana konuşmaya bile yüzün yok!!!"
ben ağzımı açmadıkça o daha çok üstüme geliyor, o üstüme geldikçe ben ondan uzaklaşıyorum... Umarım bu durum çok uzun sürmez, yoksa tamamen uzaklaşacağım.. İşin kötüsü o sordukça kendimi eski gerizekalı hayvanoğluhayvan erkek arkadaşıma daha yakın hissediyorum.. O sordukça aklıma daha çok mıh gibi işliyor, unuttuğum anılar aklıma gelip gelip duruyor..
Aslında şeytan diyor; bi daha sorarsa "köpek gibi aşıktım eski sevgilime, hayvan gibi seviyordum, fecii dehşet güzel öpüşüyodu yiyişiyodu, bak dur aklıma geldi bi arayayım şunu" de! ders olsun bi daha kimsenin eskisini deşemesin saftirik!Allahım sende nolur bi tanesini kapaklamışım bırak elimde avcumda dursun, bi elleşme artık kader denilen zımbırtıyı böle ufak oyunlarla aleyhime kullanma rica ediyorum:P
Adım adım nikah
"need for speed" oynarken turu bindirince Pekmeze bu sözleri söyledi... Oyunun gazıyla heycana geldi gırgırına maksat muhabbet olsun diye söyledi biliyorum ama olsun ilk haftadan evliliği bahsettiren kaç hatun var dünyada (karizmatik surat)
Tabii çocuk pc oyunları delisi, bende ortak noktalarımız varmış gibisinden kendimi oyun hastası gösterdim bütün buluşmalarımız izleme odasında oyun oynayarak geçiyor.. Mutlumuyum hayır, sürekli ben kazanıyorum...
Bu çocukla evlenmek istiyorum ; planlarıma göre gelecek yaza kadar evlenmem gerek, 2 sene sevişme, oynaşma evliliğin bokunu çıkarma sonra hooop çocuuk...
Şu dünyaya geliş amacım zaten sadece evlenmek.. Öyle kariyer yapayım bilmem ne gibi derdim yok, biliyorum ki memelerim sarktığı zaman kariyerimde bitecek..
Hem eskidendi öyle şeyler bi ara çok hevesliydim bişiler olayım amanda aman diye, sonradan baktım şu hayatın tek anlamı sana saçılan tohumlardan insan yapmak, başka bişey için gelmemişsin dünyaya...
Kafamı kurcalayan tek şey umarım kafamda yarattığım gibidir! mesela sanki hiç osurmaz gibi geliyor, eski sevgilim denen hayvan oğlu hayvan ceset yemiş gibi gaz salardı ortalığa allahın ayısı!
İçten pazarlıklı değildir umarım, herşeyi kafasına takıp büyütenlerdende değildir inşallah. Dilerim koruyup kollayıcıdır, sarıp sarmalıyıcıdır...
Gerçi hoş, o daha çok şoke olacak gerçek "ben" ile karşılaşınca....
Yanında biri ayıp bişey söylediğinde salak numarası yapıp aptal aptal bakıyorum, sonra açıklayınca durumu yüzümü kızartıyorum ( allahın bana verdiği en işime yarayan özellik 1- yüzümü istediğim zaman kızartma 2- istediğim an istediğim yerde hüngür hüngür ağlama) Oysa 1 milyondan fazla belaltı fıkra biliyorum, ve erkekleri bile utandıran küfürleri nefes almadan sıralayabiliyorum...
Baklava yapamadığımı öğrenince dumur olacak
makyajsız görünce tırsacak
savaş filmlerini sevmediğimi duyunca bozulacak
pc oyun cdlerini kafasında kırınca ağlayacak
tek amacımın çocuk ve evlilik olduğunu duyunca kaçacak..
gülben ergen şarkılarında ağladığımı görünce kusacak
futbolu sevmediğimi öğrenince şaşıracak
selilütlerimi görünce kafasını duvardan duvara vuracak...
bunları belli etmeden o nikahı kıydırtmak için çoookk çalışmam gerekecek puufff!!!
Merak
İlişkinin 3. gününde söylenecek laf mı bu? Sevişmiştim ne ya!! direk üç adım geri attım.. gırgır olsun diye söyledi biliyorum ama "seviştim" ne yaaa???
Şimdi ne zaman çocuğa baksam asansörde kızları düzerken hayal ediyorum ve o kızların hepsinin kafasını koparıp apartmanın önüne asıyorum!
Erkek arkadaşlarımın hep eski sevgililerini merak ettim, merak etmekle kalmadım; tc kimlik nolarından msn şifrelerine kadar herşeylerini araştırıp hıtıklayıp bulmuştum.. Bulmakla da kalmadım hatta, hala ona aşık olduğunu anladığım ve benden güzel olan kızın telefon numarasını mynetin pis pis kanallarında dağıttım (ki telini değiştirsin diye)
Niyeyse bu arama bulma süreci boyunca bu işten piskopatça zevk alıyordum, ta ki onlara da aşık olduğunu anlayıncaya kadar.. Sonrası işkence günleri, kendi kendimi yemeler, acaba hangisini düşünüyo diye debelenmeler ona hissetirmeden yaşanmışlıkları kıskanmalar...
Bu kez bunu yapmayacağım, ne olursa olsun geçmiş sayfalarını kurcalayıp kendime işkence etmeyeceğim... Çok merak ediyorum o asansörde düzüştüğü kızları, aşık olduklarını, ağladıklarını, terkettiklerini, terkedenleri hiç bir kelime kaçırmadan bilmek istiyorum ama bu kez kendimi tutup benden sonrakileri kıskanacağım...