Güneş tepemize geçene kadar sokakta sadece biz oynardık..
Esma teyze vardı ekmek satardı sadece, o bize çok acırdı evine alırdı yemek falan yedirirdi.. Balkonları gölge diye orda oynamamıza izin verirdi.. Sonra bizi kuran kursuna yazdırmayı akıl etti.. O zamanlar çok popülerdi çocuklar arasında... Herkes yazları kuran kursuna giderdi... Kadıncağızda En azından vaktimiz geçer diye sizde gidin dedi.. Anneme söyledi.. Annem kıyametleri kopardı.. "Ne demek kuran kursu, kaçıncı yüzyıldayız biz, kurancayı (?) öğreneceklerine ingilizce öğrenirler benim kızlarım.. Sen nasıl böyle bişeyle kafalarını yıkarsın" diyerek kadını dediğine diyeceğine pişman etti.. Annelik damarı yerli yersiz tutardı bizimkinin.. göğsümdeki sigara yanıklarını görmezdi de, elalemin aile işlerimize burnunu sokmasına tahammül edemezdi...
....Bizde gizli gizli kuran kursuna gittik zoydaklıyla.. İlk günler nasıl eğlencelii ama anlatamam.. Camiide veriliyo kurs, koskoca boş alan... Kovalamaç oynuyoruz, bi sürü arkadaşımız var.. koca memeli kadınlar göğüslerine bastırıyolar bizi.. tesbihlerden kolyeler yapıyoruz.. halıların üzerinde yuvarlamaca oynuyoruz.. Hiç çıkmak istemiyorum ordan.. O kadar eğleniyorum ki.. disneyland gibi geliyo cami bana..
Ama eğlencem bir hafta falan sürdü.. Dua ezberleme kısmı bitince harflere geçtik.. Ben oyun oynamak istiyorum hiç harf falan öğrenesim yok.. Kafa dengi bi kız buldum.. Onla hiç ders çalışmıyoruz camide cirit atıyoruz ikimiz.. Millet ilahiler okuyor biz onla "bandıraa bandıra ye beni hiç doyamazsın tadımaa, bütün numaralar bende sende var benim farkıma" diye arka tarafta yoncamik dansları yapıyoruz..
Kadınlar bir iki derken dayanamadılar artık, kızı annesine şikayet ettiler.. Anneside aldı kurstan onu, bidaha gelmedi.. Ben öyle yalnız başıma kaldım orda.. Zoydaklıda bir çalışkan anlatamam.. Oranın gözbebeği oldu.. Herkes bayılıyo ona.. elif lamı geçti sayfalara geldi.. takır takır okuyo kız duaları arapça yazılarıyla.. bir ilahlier söylüyo, kocaman kadınlar ağlıyo.. Şaşkınım ama anlam veremiyorum.. Ona börekler getiriyolar, pastalar veriyolar.. Manyak seviyolar onu.. Bana gelince ise "utan baakk, kardeşin ne güzel sayfalara geçti.. Sen hala yaramazlık peşindesin.. biraz feyz al ondan" arkadaşımda gidince, orası iyiden iyiye sıkmaya başladı.. Geliyodum iki sübhaneke okuyup abdestim bozuldu diyerek dışarda zoydaklıyı bekliyodum..
Öğleden sonraları ise havuza gidiyoduk, ben boyumu aşan yerlerde yüzemem.. asla yanii.. Kıyametleri kopartırım, ayağım yere değecek benim suda.. Hocalar artık umudu kesti benden, suya sokamadılar beni...
Zoydaklı ise yetişkinler havuzunda bi sağa bi sola kurbaa gibi yüzüyo.. Orda da herkes demeye başladı.. "bide abla olacaksın, bak feyz al kardeşinden ne güzel yüzüyo kuğu gibi.. bide sana bak cık cık cık" Kıskançlıktan gözüm dönmüştü.. havuzda o iyi, kuran kursunda o iyi, bi de bana bak diye dudaklarımı yiyodum.. "Ne var beee bende bale yapıyorum, benim alanım değil bu dallar" diye dikleniyodum ama, nafile heryerde birinciydi zoydaklı.. oraya da beraber gitsek, eminim orda da beni geçecekti..
...
geceleri bizim bi oyunumuz vardı zoydaklıyla, radyoculuk diye..pencereden dışarı bakar bağra bağra radyo yayını yapardık.. Mahallelli illallah ediyodu artık bizden..Bütün mahalle uyanıp küfür ederdi ama bitek annemle kocası uyanmazdı niyeyse.. Bi ben dj oluyodum o şarkıcı, bi o şarkıcı ben dj... Hergece oynuyoduk bunu..
En son o şarkıcı olduğunda ilahi okuyunca tepikledim onu... Adam gibi şarkı söleceksen söle, radyodan kovacam yoksa seni dedim.. Garibim yavrumda, bi ilahiyi değiştirmiş
- ablaa bak böle söylicem, Allah isterim heyyy, bir yol gösterin heyyyy, makamı allaaahh heyheyyy, makam isterim hobereeyyyy, böyle söylersem beni radyona alır mısın?
- tamam alırım o fingirdek şarkısı gibi duruyo gel söyle.. ama sarı çiçek falan yok.. burası kurs değil.. çelikten, bendenizden şarkı söyle.. eğer söylemezsen.. radyoculuğu kendim oynucam...
O günün sabahı dişim apse yapmış, bi tarafım davul gibi şişti... bide tuvalet terliklerini ters bıraktım diye annemin kocası elinin tersiyle suratıma geçirdi, bileğindeki saat gözüme geldi.. göz kapağım şişti... bildiğin uzaylıya benziyorum.. Gittik biz gene kuran kursuna..
Kadının bitanesi Zoydaklıyı çekti yanına.. "amaaan da amaaan, yosun gözlü kızım mı gelmiş.. ne güzel gözlerin var senin" Bi kıskandım ittim kardeşimi kadının elinden
- benimde gözlerim güzel, benim ki mavi hem
- seninde güzel tabi yavrum.. hastalığın geçsin daha güzel olur..
orda bizim yaşlarda kızlar vardı bitanesi dedi, "senin gözün gözükmoyoki kapanmış gözün"
"seni çarpmış bence cinler, burda şarkı söylüyosun diye" sonra diğer çocuklar başıma toplandı "aaaaa PuCCayı cin çarpmış" diye aval avala bakıyolardı suratıma.. Sonra hepsi birden kaçışmaya başladı "cinliii cinliii, annnneeeeee gelmeee yaaa cinliii" diye camide köşe bucak kaçtılar benden.. kaçanlar arasında kardeşimde var... allaaan salağı oyun oynuyolar sanmış ondan kaçmış benden...
nasıl ağladım nasıl ağladım.. çıktım caminin önünde bekledim ki zoydaklı gelsin diye... havuza gittik sonra.... piç kuruları oğlan çocukları vardı yüzümün haliyle onlarda dalga geçtiler.. "ahahaha tipe bakkk" diye.. Kardeşimde onlarla birlikte dalga geçti benle... bide bebelerin aklına düşürdü, PuCCa ablama cin çarpmış diyolar ahahaha... Nasıl dalga geçiyolar benle... Gittim köşede gene ağladım sinirim bozuldu... Yosun gözlü kardeşim ise gene aynı zariflikle havuzda yüzdü.. hocalardan bütün övgüleri aferinleri aldı eve döndü..
O yosun gözlü kız bana o gün yılan bakışlı geldi.. Sahte gülüşlü sinsi diyodum kendi kendime mırıldanıyodum.. Kısık bakışları vardır zoydaklının, gözleri yeşil yeşil parlar o bakışlarından, o bakışları o gün sinirimi bozdu.. Kardeşim olmasa evire çevire dövecem.. Bide kıskançlıktan çatlıyorum... O gün ondan gıcık aldım... Ya havuza gitmeyecektik beraber ya kuran kursuna.. Havuza zaten baştan beri giremiyodum, ama eğleniyodum orda.. Ama kuran kursunda hiç eğlenmiyodum.. Orda kararımı verdim hiçbiryere ayrı gidemeyeceğimiz için gizli gizli gittiğimiz kuran kursundan vazgeçecektik.. Ona söylesem kıskandığımı anlardı, o yüzden gittim anneme şikayet ettim..
- Anne, zoydaklı kuran kursuna gidiyo... esma abla yolluyo onu.. bende abla olduuğum için gitmek zorunda kaldım.. ona söle bidaha gitmesin..
annem zaten cinnet geçirecekti, bu olayı bi büyüttü.. Gitti kardeşimin yanına.. Ben bişi duydum zoydaklı dedi.. Bizim şapşal başladı..
- Esma teyzede yemek yediğimizi mi, bülentlerin bahçesinden çağla badem çaldığımızı mı, senin eteğini kestiğmizi mi, evin anahtarını kaybettiğimizi mi, halının kenarlarını benim yaktığımı mı, güldenleri eve aldığımızı mı... diye bütün yaptığımız suçları söyledi...
Sonra kuran kursundan aldı annem bizi.. gene sabahları esma teyzenin balkonunda mandallarla oynamaya devam ettik... Ben çok mutluydum tabi, ama zoydaklı benim kadar değildi..
Kızın benim yüzümden hayatı değişti, belki iyi bir emine şenlikoğlu falan olacaktı ama napalım...
37 yorum:
bütün kardeşler biraz acımasızdır aslında.. ablalar sabrader sabreder sonra farklı ve daha acısız şekilde intikam alırlar..
sanırım böyle..
çok güldüm yahu:)
vay anasını, zodyaklı emine şenlikoğlu olacaktı demek he, wuu:))
yalnız herkes ne kadar düşüncesiz, niye kıyaslarlar ki kardeşleri birbiriyle.. beni de kuzenime örnek gösterirlerdi hep, ben çalışkanım diye, çok kıskanırdı.. söylemezdi ama anlardım.. yazık onaaa :Pp
ikiniz de süpersiniz pucca, gerçi artık kıskanmıyosundur ama söyleyeyim ben yine de düşündüğümü :)
Camiye gittiğimde haftada bir minare temizletirlerdi. Yahu tüm hafta minarenin tepesine çıkıcam diye beklerdim. Nasıl akılsa aklım.. hayret.. :) Sanırım hoca tek maksadımın temizlik olduğunu anladı temizlik bitti benim camiye gidişimde bitti.
Çocukluğumda köle zihniyetiyle yanıp tutuşmuşum.. Vay vay vay
Kızım sen harbi malsın, tam üç tane tahrik edici mesaj attım, orada burada laf sokmak dışında bana doğru düzgün cevap vermedin, ekran başında sinir krizleri geçiriyorum
zuahahah :D
Pucca,
seni yazmaya başlıyorum. ya da aşkımı bölünmekten kurtarıyorum. ve bir yere topluyorum.
beni böyle duyar mısın?
çok güldüm yauu :))) diego olayı da böyle birşey galpa :))
bu arada adsız şövalye napmş öle yauu :)
:))) hatıraları süslemiş işte ne güzell :))
cok guldum okurken benim de vardı bi maceram gittik camiye tamam oturduk yalnız dediler sureleri ezberlemezsen yaramazlık yaparsan arkada kuyu var hoca oraya atacak bunu duyan hangi cocuk gider deyin hele bana ...
bu arada kendimden 6 yaş küçük kardeşim hayatıma bir girdi anasını satayım ben onu kıskanacağıma o beni kıskanıp bütün dünyamın içine etti senelerce...
zoydaklı teşekkür etmeli bence sana hahaha,ben kaçtıydım camiden ben bu sıcakta başımı maşımı kapamam len diye,
:Ppp hatırlayınca bir tuhaf oldum yahu esma teyzenin yemeklerini özledim bide :((( birde havuza giderken servise yetişemeyince otobüse bindiğimiz günler aklıma geldi sen otobüse binerdin ben kalabalık diye yetişemezdim ve durakta kalırdım sonra sende inerdin bide bana kızardın :((
bende abimle böyleydim, kıskanılan insan kişisi oydu ama böhüüüü, ben hep arka plandaki kıskanç dombili kardeş olarak kaldıydım xD
ay kardeş olmanıza çok şaşırdım:) sahiden:)
bence blog yazma konusunda da ZOYDAKLI, pucca'dan iyi...
tüh keşke demese miydim, şimdi onu da kıskanır :D
otobus111
zodyaklının kardesın olması benıde sasırttı.
berrin
En azından sizi beraber büyütmeye karar vermişler. Ya ben? Ağbimle ayrı büyüdük ve hala acısını çekiyoruz. Aynı kandan iki apayrı insan olduk. Yalnızlık bir çocuk için çok kötü. Neden boşanan tüm ailelerin kahrını çocuklar çeker!? Senin yaşadıkların çok zor biliyorum ama ruhsal şiddete maruz kalmak da bir o kadar acı ki sen bunu en az benim kadar iyi biliyorsun.
Zodyaklıyı çok severim, birbirinizin kıymetini bilin.
len kardeştiniz demek şaştım kaldım blogculuk sizin kanınızda var ellam:))
adsız şövalye pucca nın önüne geçti bende... onu okumak için pucca hergün yazsın istiyorum...
ben de şaşırdım kardeş olmanıza
herkesin mahalle arkadaşlarıyla cami macerası varmış demek ben de senin gibi harflere geçemeyenlerdenim :)
Blog yazılarınıza bakıldığında da zaten fazlasıyla belli oluyor bu kişilik farkı. Bu arada hayırdır pucca artık başından geçenleri falan yazmıyorsun 2 posttur dikkatimi çektide. Oysa ben buraya bir genç kızın çalkantılı hayatını anlattığın için gelmiştim. ezberimi bozdun :)
yaa erkek yok kriptograf.. ne hoşlandığım biri var ne eskiler var.. hayat çok sıkıcı geçiyo ne yazim.. Yedim, içtim sıçtım şeklinde geçiyo valla günlerim.... insanın başına hergün bişi gelemez ya :PpP
bende nadas dönemindeyim heral...
Roman yaz sen Pucca süper hikayeler yaa :) Cin çarpma olayı komedi zaten :) Bu arada sabah Kuran kursu öğlen havuz çok tersmiş :) Radyo yayını yaparken tüm mahalle uyanıyormuş bir tek annenler uyanmıyormuş demekki o zamanlar işler tıkırında gidiyormuş ehehe :)
küçükken senin kadar kıskançlık çektiğimi hiç hatırlamıyorum. sen zoydaklıdan baya çekmişsin belli.
bak, ben seni okuyorum. kardeşini okumuyorum =P
Herşey iyi hoş güzel de siğile ne oldu yahuu meraktan çatlayacam bi mesaj telefon post most bişey yokmu?? :)
benimde kardeşim süperdir ama onu hiç kıskanmadım,ben aynı cin olan kardeşlerin birbirlerini daha çok kıskandığını düşünüyorum ki senin yazınla bu tezimi bir kez daha doğruladım.evet ben erkek kardeşimi çok seviyorum,hatta tek gözüyle boğaziçi bilgisayar mühendisliğini okuyup bitidi onunla gurur duyuyorum,o küçükken kendi etipufunu önceden bitirir sonrada benimkinin yarısını istedi:))ama helal olsun,kamyonlarını kırar benim bebeklerimi de parçalardı,hersabah onada kendimede beslenme çantası hazırlardım ,akşamdan kendi çantamı hazırlarken onun ödevlerine yardım eder önlüğünden ayakkabısına kadar herşeyiyle ilgilenirdim,gece yarıları benden kek börek ,kızartma ister hiç üşenmeden yapardım,26 yaşıma kadar her ne dediyse gık demeden yaptım,oda benim bir dediğimi iki etmez canım ablam der bağrına basar,bence onun için canımı bile veririm kardeş bambaşka birşey.!....kardeşlerinizin kıymetini bilin!....
valla ne diyim kuzu sana.aferin mi diyim ama zodyaklıyı emine şenlikoğlu olarak düşünme fikri beni benden aldı..
bir ben var benden içeri yani o derece..
sevgilerle mevgilerle ben can
öncelikle şuna takıldım: bu ülkede kuran kursuna gitmemiş yegane çocuk ben miyim?!
ayrıca kardeşler küçükken yaptıkları gıcıklıkları büyüynce aldıkları ve seninle paylaştıkları güzel t-shirtlerle ve makyaj malzemeleriyle ödüyorlar. nıhaha!
"...ve durakta kalırdım sonra sende inerdin bide bana kızardın :(("
sen neler çekmişsin bu puccadan yahu :))
bende seni okumaya başlayana kadar "yahu insanın başına her gün bir şey gelemez yok artık neyiz biz süperkahraman falan mı dedim" ama dedim ya sen farklıydın pucca değiştin sen valla bak :)
bu arada;
heheuh adsız şövale süper yazmışsın pucca'yı, pucca senin mitolojide karşılığın var mıdır acaba?
bu nadas dönemini sevdim ben:)
Yıh yıh Adsız Şövalye yıktı mahvetti beni. Sitenin altında yazana gel. =)
© 2008 Adsız Şövalye (Pucca için tasarladı.)
Sitedeki tüm görseller, yazılar ve site adı Adsız Şövalye'ye aittir. Pucca isterse hepsini alabilir.
2dir yazdiklarina cok guluyorum.. hatta ilk kez cocuklugunla ilgili bir aniya guldum.. hayatinin sikici gecmesi kotu tabi ama, o beyaz atli piirens cikana kadar karsina ya da sen unlu olana kadar, bole seyler yazsan ne guzel olcak :)
ya ne bilim okadar okudum ettim aklıma takılan acaba PuCCa seninde böle bezdne yapılmış içine kuran koyulan ve boyna asılan çantalardan varmıydı...
hani laptop çantalarının ilk hali diyebiliriz....
ardaşlar özür dilerim yanlış anlamışım kutup zencisi kusura bakma nolur çok özür
Çok eğlenceli bir yazı olmuş. Adsız Şovalye'de merakımı cezbetti bu arada. Ey ulu internet sen neler çıkarırsın insanın karşısına:)
çok merak ettim annen bir şey demedimi sevgilisinin tokat atmasıyla ilgili ?
Yorum Gönder