30.03.2009

Gözünaydın Türkiyem PuCCanın hassı geliyor

Valla bu kadar tepkiyi sayfalarda görünce dayanamadım.. Benden iyisi mi var, senden güzeli mi var diyerek gelecek seçimlerde bağımsız aday olmaya karar verdim.. Valla billa bak.. Hem yabancı dilim sadece İngilizce ile sınırlı değil... Özellikle İtalya, ispanya, Yunanistan ve Fransa'yla muhabbetimizi genişletmek için canla başla çalışacağım. Fransayla biraz zorlanabilirim, ama onların 'dil'lerinden konuşup olayları tatlıya bağlarım no problemo..
Hem zaten kesin seçilirim gözüyle bakıyorum.. Şurada bile edindiğim izlenim, "kadın olunduğu için çok takip ediliyor, abazanlar çılgınlar gibi üşüşüyor" çığlıkları atan bir tomar insan. O zaman bu ülkeyi zayıf noktasından vurmak gerekli.. Mini etekli biçimde mitinglere çıksam, söze "İnşallaahhh bu ülkede huzurunu da göreceğiz" diyerek, belli başlı pelesenklenmiş dini sözleri söylesem tamam o zaman.. Hem çağdaş, hem batılı, hem laik, hem de abazanlara uygun.. Birde revü kızlarına folklor yaptırırsam, ohhh gelsin oylar. "Gelenekçi olduğu halde yenilikçi" diyerek adımdan da bahsettiririm. Üstelik Çiller gibi kadın haklarından bahsedip, "babamız herşeyin en iyisini bilir" diyerek erkek egemenliğini kabul eden tavır halinde olmam.. O yüzden Çillerle karşılaştırma yapmayın.
Vaadlerime gelince, işsizlik, borçlar, falan filan işte. Bunların dışında ne versem yiyeceksiniz zaten. Kimlerinkilerini yemediniz yıllarca, benimki mi fazla gelecek sanki ilahi.. Hele şu dönemde.. Önemli olan kandırmak..
Ammaa oldu seçildim diyelim, Cem Uzan'ın, Tansu Çiller'in zamanında çalıştığı firmayla çalışıp kampanyalarımı iyice dayayıp geldim başa.. Başa derken ne mertebe olacağının önemi yok, içimde yanıp duran dikdatöre, muhtarlık versen o mahalleye kan kusturur çünkü. Sınıf başkanı olduğumda çok çocuğu ağlatmış, ahlarını almış biriyim.
...
Ahaaa işte asıl ülke nasıl yönetilirmiş görürsünüz o zaman, bikbik ötmek ne demekmiş, her yapılana karşı çıkmak.. Bir defa, çoğu adamı çatır çatır yakacağım.. Valla bak ciddiyim, bir gece baskın yapılacak, o çalışmayan, köyden 15 çocuğuyla gelip, herif el ense göbek yaparken, bebelere dilencilik yaptıran herifler, o sokaklarda kutu içinde yatanlar, iş bulamıyorum diye çığırtganlık yapıp, kahvede okey oynayanlar, kolay para kazanma yollarını bulan çer çöp herifler hepsini toplatıp bir alana koydurtturacağım.. döküp benzini yakacağım..
Bunların dışında, daha apış arası kılı çıkmamış ama mafyacılık oynayan arka mahalle çocukları, beyni uyuşturucudan körelmiş, bi halta yaramayan adamlar, açıköğretimi askerden kaçmak için okuyup, facebookta askerlik için yanıp tutuştuğunu söyleyen cesur yürekliler, pradadan 750 TLye çanta alıp, orda burda parasızım diye ağlayanlar, FW maillerinde "şunu 10 kişiye yolla dileğin kabul olacak, arkana bak musa seni kovalayacak" tarzı boktan püsürükten şeylere inanıp yollayanlar.. Bunların hepsini amerikaya satacağım, gönüllü asker diye.. Alsın Amerika, filistine mi kullanıyor, İran'a mı naparsa yapsın, nasılsa benim işime yaramaz.. Hem bu sayede Amerika ile aramı iyi tutarım.. Ahmedi Necad bişey söylemeye kalkarsa bikinili karşısına çıkar, abdestini bozarım... Bilirim yaparım..
Sonra o büyük fabrikalara, koçun moçun anlamam doğuda bilmem kaç tane yaptırılmazsa, şu kadar geliri olan insanlar, doğuya iş alanı açmazsa, ellerindeki mallara el konulacaktır diye kuralı sokarım..
Sonra, her hafta mahallelere baskın düzenletirim, ev ev gezip çalışmayan, iş yok diye ağlayan herkesi kurşuna dizdiririm.. kadın erkek umrumda değil. Yaşlıların çoğunu özellikle çok konuşup canımı sıkan halalarım ilk vurulacaklar arasında.. Kusura bakmasınlar, ona göre diğerleri de tırssın. Öz halasını vuran bize neler yapmaz diye namım dolansın dursun. Seneler geçse bile bendne bahsedilsin Dişi Firavun diye!
Götü yiyen varsa çalışmasın bakalım, iş beğenmesin.. Açlıktan nefesi koktuğu halde "ben karımı çalıştırmam namusu gider" diyen heriflerin hepsi, nasıl hizaya gelecek o zaman... Anında cevap hakkı bile olmadan tak vurdururum. tohumlarına para mı saydım banane! babam bile olsa tanımam bu olayda. Devlet yönetiyoruz boru mu halla hallaa..
....
Gerekirse savcıyla yatar, genel kurmayla kalkar işlerimi hallettirmek için bütün kadınlığımı kullanırım..
Birde o milliyetçilikmiş, Türkçülük, kürtçülük oooo hepsini aşın efendim, asolan PuCCacılık diye beyinlere kazırım. Bu sınırda yaşayan herkes PuCCacıdır, tersini söyleyen olursa vurun alnından, vatan hainleriyle bir adım ileri gidilmez.. Diyerek veririm ayarı.. mülteciler gibi sığınsınlar elin memleketine, umrumda değil.. hatta daha işime yarar, sokaklar boşalır.. Televizyon kanallarına zırt pırt ulusa sesleniş diye çıkıp milletin ağzına sıçarım.. Sıkıyosa tayyipe yaptığınız gibi kanalı değiştirin, yada forumlarda yazın, "puff sıktı bu" diye.. Amerikaya sattığım gençlerin parasıyla herkesin evini izleme dinleme teknolojisi aldığım için, bu lafın geçtiği evi taratırım.. "Sen kimsin lan beni dinlemiyorsun hayvan" diyerek birde kafasını ezerim, poz veririm.. Liselilerin kitaplarına konulması için.
Din devlet işi ayrı, laik, örtü, din elden gidiyo, iran mı burası, hık gık mık tartışmalarına ise.. Sizin Allahınız benim ulan! yemişim dinini devletini.. bundan sonra ağzını açıp bununla provoke edeni hak dinine yollarım.. Aha camiyi yakmadım, isteyen gitsin, istemeyen gitmesin.. bu bu kadar basit.. Beni zorlarsanız 60 günlük oruca sokarım sizi kendi adıma, tutmayana cehennem neymiş burda gösteririm..
Trafik kazası yapan kişi, eğer kazada ölmezse devlet tarafından öldürülecek diye yasa hazırlarım. Yok para cezası, tutarı şu bu hiiiç uğraşmam.. Kırmızı ışıkta mı geçti.. hoopp durdurun pezevengi, indirin aşağıya, "ne lan senin derdin" diye pata küte girişin, kaçarsa, size küfrederse, karşı çıkarsa acımadan vurun. 3 defa girişildiği halde gene hata yapan sürücünün arabasına devlet el koyacaktır diye maddeyide hazırladım mı tamammm..
Sonra ne işsizlik, ne nufus artışı, ne dış ilişkilerimiz, ne trafik, ne para, ne doğu batı uçurumu, ne din olayları, ne yozlaşma, ne sağı ne solu.. Bütün hepsinden kurtulur memleket.. Çiçek gibi olur çiçek.. Murat Boz'u ve türevlerini haremimde yaşayacağı Allahın emri. Onların kılına zarar vermem, açmamış gonca güllerim, narin kızıl kar eriğim.. Her kadına düşmeli 2 erkek diye de hazırlarım bir kural..
Şahsen benim yapacağım iş budur.. Yok hepimiz kardeşiz, türklük, ırkçılık, dincilik, cılık ciliklerin hepsi PuCCa'yla başlamak zorunda kalır.. İlle bir yol bir düşünce tutulacaksa her yol PuCCa olmalı, olmayan oldurulmalı diye emek harcamadan direk yok edilmeli.. Hitler yanımda peygamber gibi herif diye anılırdı..
Ama üzüldüğüm tek şey olur, öldükten sonra hooopp tekrar herşey aynıya döner:( Boş beleş bir adam başa geçer o kadar emeğim piç olur..
Yüzyıllar boyunca adım hafızalarda kalır, kitaplar beni yazar, yaptığım katliamlardan bahsedilir.. Ama bir kişi beni anlamaz, çocuklarına ismimi bile koymazlar:(
Ama bilmezler ki benim sayemde birleştiler, kenetlendiler birbirlerine.. Bana çok şey boçlulardır.. Nankör bu millet nankör...
Anam bi an inandım dikdatör felan olduğuma.. heyecan yaptım gaza geldim, tövbeler olsun yemek yapamıyorum ne siyaseti.

28.03.2009

Kamçılanan celebrity duygularım

Arada sırada program için yaptığım vtrler ana haberde kullanılıyordu.. Eğer röp yapıldıysa, içinde haber niteliği taşıyan tarafları kırptırıp habere gönderiyordum.. Bide sandığının aksine iş konusunda çok detaycı ve pratiğimdir.. Maaşları almaya başladıktan sonra, işten atılırsam sıçarım korkusuyla it gibi çalışmaya başladım.. Bizim programı yayından kaldıracakları dedikodusu yayılınca haber merkezine doğru bir yalakalık, "bakın işinize yararım, siz demeden size neler sağlarım" havası estirmeye başlamıştım.. İşte bunun meyvesini dün yedim.. Apar topar haber müdürü geldi, hemen şuraya gitmen gerekiyor, canlı yayına bağlanacaksın dedi.. Allahtan istedim bir göz geldi iki göz diye topuklarımı kıçıma vura vura gittim.. Tamam artık kamera önüyle ilgili bir idealim yoktu ama hala gece yorganın altında oscar ödülünü aldığım hayalleri kuruyordum.. Yani orda canlı yayında iki kelam etmek, içimde yatan yıldızı uyandırdı..
Hemen akrabalarıma söylemem gerekir diye düşündüm ama o heycanla telefonumu unutmuşum çekmecede.. Kameramandan telefonunu istedim çok önemli diyerekten. Zoydaklıyı arayıp haber verdim. Seda Sayan'ı izlemeye giden menapozlu ablalar gibi "herkese ara söyle tamam mı, babama da söyle, halamları ara falan kapatıyorum hadi" diyerek gittim.. Toplasan sadece 2 dk konuşacağım, burda böyle böyle diyeceğim.. Ama gel gör beni, ana haber spikeri gibi hissediyorum kendimi...
İşte bi kaç kişiyle konuşup durum değerlendirmelerini aldım söyleyeceklerimi kafamda tasarladım.. Bekliyorum.. Bekledikçe kalbim daha yüksek çarpıyor, dudaklarımın iç etlerini yiyip bitiriyorum, ayaklarım titriyor.. Canlı yayın bu, kayıt olsa neyse.. Olmadı baştan deme hakkım olur.. Ama burda olamaz.. Ya başaramazsam, ya kekelersem, ya tıkanırsam, ya ağlamaya başlarsam.. Ya Uğur Dündar gibi sinir krizi geçirirsem.. bir korku sardı bedenimi.. Yapamam ben, konuşamam, insanları beni izleyecek mala bak diyecekler off.. Neyse başaramazsam bayılırım artık napim dedim.. Hem daha iyi olur, "muhabir bayılırken nasıl frikik verdi" diyerek internet haber sitelerinde 2 gün konuşulurum.. daha ünlü olurum diye düşündüm ama kan beyne gidince saçmalama olayında sınır tanımadığıma karar verdim.. Yaaa sikime kadar banane, beceremezsem beceremeyeyim yani, diyerek kendimi silkeledim.. Söyleyeceğim cümleleri içimden tekrar etmeye başladım..
....
Başladım ama o cümleler kafamın içinden uçup gitmiş.. Hiçbirşey hatırlamıyorum.. Cümle kuramıyorum.. Ne diyeceğimi bilmiyorum.. Orda birinin ismini söylemem lazım adamın ismini unuttum.. "Gergin bekleyiş evet öyleydi onu diyecektim, gergin gergin gerisini kur hadi kızım PuCCa, hadii.. gerginleşmek, sublimleşmek, metalleşmek, terminatörleşmek, sara cannor ne güzel kadın lan, terminatör nerden çıktı offf ana fikir gergin hadi cümleyi kur artık.."
Söyleyeceğim herşeyi unuttum, böyle anlar olur ya, sadece bir kelimeyi tekrar edersin içinden.. işte bende öyle oldum.. Herşey gitti kafamdan.. Kendi kendime ne diyecektim ben, neyle ilgiliydi, klişe laflar söylememem lazım ama klişeler neydi.. "Ekran başında bulunan izleyicilerimiz" bu ne alaka, bu değildi diyeceğim şey, "Televizyonunu yeni açan izleyiciler için tekrarlıyorum" Offf buda değil başka bişeyle başlayacaktım.. "Sözü bana verdiğin için teşekkür ederim, sen orda sıcak studyoda kına gecesi makyajınla otururken, benim götüm donuyor" hayırr hayırr onu intahar edeceğimde derim.. Hadi düşün ne diyecektin.. "Burdaki atmosfer" allah belanı vermesin atmosfer ne ya! diye düşünürken işaret geldi ve yayın başladı..
O bütün kelimeleri unutan mongol ben, bir anda ömrü hayatım boyunca canlı yayında bilgi aktarmışım gibi bülbül kesildim.. Ne heycanlandım, ne kelimeleri unuttum.. Birand yanımda çaylak kalır, o derece yani..
...
Sonrasında tabii bana otomatik olarak yüklenen "dünya bana köpek olsun" egomla birlikte kanala gittim.. Girdim içeri kartı bastım ama o kartı basışım bile değişti.. Hergün selam verdiğim güvenliğin suratına bakmadım.. Allah biliyo valla beni, ekrana ancak bu şekilde çıkartıyor.. Program falan sunsam nasıl biri olacağımı tahmin ediyorum.. Yemekteyizde Hasan amca varya, "ben ünlüyüm, Türkiye beni seviyor, çocuklar beni öpüyor.." Yada kadın programlarına çıkıp, telefonla bağlanan izleyiciye çemkiren "Ben bu ülkenin PuCCa'sıyım, Sen benimle böyle konuşamazsın 70 milyon arkamda benim" diyen tipler gibi bişey olurum..
Yukarı çıktım, ilk önce Pekmez'in arkadaşını gördüm, kasetlerle geliyodu yanıma.. "Borderlar kaymış, birde haritalar titriyor, bi zahmet posttakilere verde düzeltsinler" dedi ve gitti..
Bu aralar Esra Ceyhanla aramız bozuk olduğu için başka bi kızla takılıyorum, o geldi "yaa keşke gelirken poğaça falan alsaydın, giderken dedim sana ama duymadın"
Ulan o kadar havalara girdim, kimsenin umrunda değil! Sarma geldi aşağıya indik sonra, onunda sikinde değil.. İzlememiş bile, ajans takip ediyomuş... Kızdım ona izlemedi diye, o da 2 saat böyle ekrana çıkmanın birşey dememek olduğunu, her insanın 15 sn ünlü olacağını, teşircilerin ancak böyle televizyon hastası olduğunu, küfretsen youtubeda en fazla izlenenler arasında olacağını, yabancı gelini arayıp, dualar eden salak bir toplumun içinde, televizyona çıkmanın onlarla aynı seviyede olacağını anlattı.. Böyle aşağılayınca, bende diyemedim "ama Gelusanın porno filmi varmış yazık Halim'e" diye.. Sadece ben senin haberlerini izliyorum hep, sende bana dair bişeyi merak edip bakarsın diye düşünmüştüm dedim..
....
O sırada bi baktım haber müdürü çay almaya indi, hemen koşarak gittim.. hani ilkokulda öğretmen içeri girince, en ön sırada oturan, "örtmenimm tahtayı silim mii, örtmenim konumuz şu, örtmenim ödevlere bakın" diyen haysiyetsiz, yalaka pislik piçler vardı ya, haa onlar gibi işte kasım kasım kasılarak, "eeihei ben geldim, şöyleydi böyleydi" diye anlatıyordum, adam bana sadece "şu plastik kaşıkları sevmiyorum, kokutuyor çayı" dedi ve gitti..
Zoydaklıyı aradım, "Halamları aramadım, babam sonunu gördü. Saçın bok gibiydi" bitek bu yani.. Kimsenin umrunda değil.. Tamam umrunda olunacak bir olay değil zaten ama gel sen bunu içimdeki reyting canavarına anlat.. Neyse dedim en azından böyle olaylarla, götümü kaldırıp, kendimi bi bok hissetmemem gerektiğini öğrenmem lazımmış..
Hadi o ünlü olmanın verdiği haz abartı bende ama en azından bi takdir görmem lazım diye düşündüm.. Gerçi bu iş böyle, ödüller al, en baba şeyleri yap, bütün herşeye koştur bi güzel laf duymazsın.. Ama kasedin bantını ters yapıştır, "Ben sana iş veren adamın, seni okutan öğretmenin, doğuran ananın" diye başlarlar.. dedim, bu dünyada zerre kadar tozzun PuCCam.. aş artık şunları diyerek kendimi avuttum.. İçimdeki benim Saba'dan neyim eksikkk ha, bende bir Angelina jolie olabilirim, Obamanın metresi olsam ne süksem olur lan, diye düşünen celebrity PuCCayı dizginleyip uykuya yatırdım..

21.03.2009

İntikam zeytinyağlı yemektir, hazımsızlığa iyi gelir

Facebooku ne zaman açsam ana sayfada siğilin sevgilisiyle olan resimlerini görüyorum.. yada o kıza yazdığı mesajları.. Kızın her resminin altına "sevgilimin minik elleri, minik bacakları, binik burnu, minik kukusu amanda aman, yerimde yerim" tarzı şeyler yazıyordu.. tamam minik diyebileceği bir uzvum yok ama benle bi kere bile böyle yılış yapış muhabbetlere girmemişti... İlk başlarda her eski sevgili gibi, yaa benden güzel mi, şöyle mi böyle mi diye bakıyodum ama artık sıkıldım.. Kız bi kere 17 yaşında ben ne yaparsam yapayım kartlaştım, o yüzden isterse kibariyeye benzesin tek kelime edemem.. Dün bi açtım, gene ana sayfamda kabak gibi kızın at gibi sıfatı.. albüm yapmış bizimki fotoğraflarıyla.. Ama o ne! fotoların altlarına bi baktım, ona yazdığım, şurda saçmaladığım şeyler tarzı dörtlüklerimi sıralamış hatuna.. Bodrumdayken biz, bi gün ona kahvaltıyı hazırlamıştım.. yatak odasından mutfağa kadar yerlere postitler yapıştırıp böyle abidik gubidik şeyler yazmıştım.. Abidik gubidik diyorum ama gayet duygusal şeylerdi.. onların hepsini tek tek kızın resimlerinin altına koymuş hayvanoğluhayvan.. bir tepem attı, açtım mesaj yazdım..
"ohaaa yok artık, sana yazdığım bütün herşeyi kendin yazmışsın gibi başkasına yazmışsın.. insanın biraz saygısı olur yaa" aynen bunu yazdım.. gelen cevaba bak..
"Sen kendine bak önce. Ayrıldığımızın ertesi günü benden kurtuldun diye masaların üzerinde dans ediyormuşsun. Bana saygıdan bahsedecek en son insansın" ulan salak! mal insan, ne alakası var onla bunun.. ayrıca ayrıldığımızın ertesi günü gayet aşk acısı çekiyodum ben..
Erkeklerin en nefret ettiğim huyu bu.. Tartışıyorsundur mesela, haklı olan sensindir.. alakası olmayan bir şeyi ortaya atar "yaa sende böyle yapmıştın hayvan karı!" diyerek bütün olayı sende bitirir... yada dur aynen şöyledir erkeğin haksızlığını kabullenmemesi.. eve gelirsin, yatak odasına gidersin, adam karının biriyle hoppala paşam vaziyetinde.. Tabi hemen başlarsın
- Allah belanı versin, sana verdiğim emeklerim yazıklar olsun nasıl yapabildin.
- sen neden kapıyı çalmadın ki, anahtarla girdin içeri.. Sen bana güvenmiyorsun kızım, güvenseydin kapıyı çalardın.. Bu ilişkiyi bu hale getiren sensin. yok telefon karıştırmalar, yok nerdesin sen diye beyin sikmelerle beni insanlıktan çıkardın.. bak yarattığın şaheserle övün şimdi.. Sana dedim yapma dedim, bunalıyorum dedim, ama sen geldikçe geldin üstüme.. Güvenmeyi öğrenemedin bi türlü.. bana bir parça güvenseydin şuanda bu konuşmayı yapmak zorunda kalmazdık.. Otur bi düşün neden böyle oldu diye!!
bu tamamen kendi kafamdan atmış olduğum bi konuşma ama inanıyorum öyle birşey olsa bunu diyecek kadar pişkin herifler.. Bir erkekle tartışmak o yüzden gereksiz, ya ağlayarak onu susturacaksın, yada ödül maması niyetine verdiğin şeyleri geri çekip cezalandıracaksın..
....
ne yazarsam yazayım saçmalayacağı için hiçbişi yazmadım.. onun yaptığı terbiyesizliğe karşılık vererek daha çirkinleşmenin alemi yok dedim.. hanfendi bir kızsın PuCCa dedim.. demek ki diğerleri gibi buda bi boka değmezmiş dedim.. kapadım laptopu, aldım mandalinalarımı televizyonun karşısına geçtim.. Böyle kanal kanal dolaşırken hala kendi kendime konuşuyordum.. "ne biçim adammış, madem ayrıldıktan sonra göbek attığımı biliyodun da ne 2 günde bir arıyodun beni, şimdi mi saygısız olduğum aklına geldi, suç bastıracak ya, ne kadar terbiyesiz insanmış ya, bu kadar olmaz yani," tarzı cümlelerle kendimi yiyip bitiyordum..
Sonra bu müzik kanalları var hani, mix tv, fix tv, six tv, saz tv, caz tv, kırşehir tv, öz karadenizliler tv, hasso kırolar tv gibi.. Ekranın yüzde 70 i, resimlerini doldurup, tanışmak isteyen bayanlar beni arasın diye doldurulan kanallar.. haa işte onu görünce böyle içimdeki hanfendi bişey düşündü.. Ulan madem benim yazdığım şeylerle karı kız tavlayacak kadar adi şerefsiz bir insansın.. bende çok edepli ve ahlaklı sayılmayacağıma göre.. Sen durrr.. dedim..
Gittim bunun fotosunu gönderdim bu kanallardan birine.. önce acaba kendi telefonumuz gözüküyo mu diyerek kuzenimin telefonundan gül resmi yolladım, öyle deneme amaçlı.. baktım gözükmüyor numara.. Hemen bunun fotoğrafını gönderdim, altına da yazdım "Dul ve maddi durumu iyi olan bayanlar arasın" diyerek bunun telefon numaralarını yazdım..
Sonra başka bir kanala, böyle giyinik normal bir gündeymiş gibi duran türk görünümlü bir rus kızının fotosunu bulup onu yolladım.. Altına da "sınırları olmayan beyler bekliyorum" yazdım.. bunu numaralarını verdim.. başka bir kanala daha gene aynı kızın resmini yollayıp, sadece numaralarını yazdım...
Gece çıktı ortalama 3 şarkıda bir.. Sabah kalktığımda bi tanesinde gene gördüm.. Belki hiç aranmamıştır, yani kim arar lan ordan diye düşünüyorum.. Evet yaptığım salaklık mallık ama napim içim ancak böyle rahat etti.. içim rahat edecekse valla her türlü salaklık yapmaya hakkım var.. Kendimi eski kız arkadaşının numarasını "üniversiteli kız" diye telefon klubelerine yazan kekomançiler gibi hissediyorum.. ve onları şimdi daha iyi anlıyorum..

PS: haa bide şu adamı çok iyi anlıyorum.. "sabri bey napıyorsunuz?"

19.03.2009

Paylaşıma açık öğeler

Küfürlü yorumları artık yayınlamıyorum.. Bi insanın zaten blogu okuyup vay senin ananı diye başlayan yorumlar atması kadar saçma birşey yok.. hayır onlara giren çıkan şeyin ne olduğunu da merak etmiyor değilim.. Diyorum ki Sarmayla öpüştük.. adamdan bana gelen yorum "pis kaltak orospu bla bla bla" Zannedersin ki sarmayla onlar yatmak istiyo da, ben yakınlaşınca çıldırıyorlar.. hayır başka bloglara bakıyorum mesela gayet açık rahat rahat işte belimi kırdı, inletti tarzında yazan kadınlar var... yorumlarına bakıyorum, onlara diyolar ki "helal olsun aslanım, sen bitanesin" ben öpüştük diyince, genelev maması oluyorum..
garip işler bunlar, neyse işte böyle küfürlü yorumları koymayınca ben, maillere o yorumlar gelmeye başladı.. bütün hepsini yazmayacağım ama bir tanesi var ki paylaşmazsam çatlarım.. Adam burda yazdı yazdı yazdı, yayınlamadım.. gitti mailime doldurdu.. cevap vermeyince ben okumadığımı düşündü sanırım teması aynı olan mailleri döşedi bana... Üstelik attığı iddiaya göre onu tanıyanlar mutlaka çıkacaktır..
"Blog yazan erkekler çirkinmiş a.q. Sanki sen güzelsin. Ekşi sözlük bile senin için dombili diyor. Kendini siktiremediğin için deliriyorsun bize bok atıyorsun. Teknoloji blogu yazıyorum, haftada 3 blogcu kızı çatır çatır sikiyorum a.q. Götün yiyorsa gel seni de sikeyim. Benim 30 cmlik ufaklığı görünce zaten yazarsın bloggerlardan başkasına vermem diye."
Valla hiç bir şey diyemiyorum hem teknoloji blogu yazıyor, büyük ihtimal zenci, ve haftada 3 blogcu kız götürüyor.. Burayı okuyanların çoğu dişi olduğuna göre, en azından gelen giden yorum yapanlardan biri şu şahsın 30 cm lik traktör egzosuyla karşılaşmıştır.. Allah çarşını pazar etsin ne diyim..
"Öncelikle merhaba demek istiyorum. Son yazında yazdığın beraber olmak istediğin kişinin ismini rica edersem yazarmısın bana. Hoşlandığım kişide hayran sayfanda var. bana yazdığın kişinin kendi olduğunu söyledi. şimdi yazşıyormuşsunuz. buluşacakmışsınız:( Pucca lütfen aynı kişiyse onu tersle. Sen çok iyi birisin aslında. Ailenle yaşadıkların yüzünden böyle davranıyorsun, bazı yazılarında senin ne kadar iyi biri olduğunu görüyorum. bu çocukla biz 1 senedir çıktı çıkacak gibiyiz. Onu çok seviyorum. oda beni seviyor ama inat yüzünden benimle birlikte olmuyor. Şimdi seninle beni kıskandırmaya çalışıyor. Allah korkusu olan birisin biliyorum o yüzden lütfen onu ciddiye alma mesajlarına cevap verme."
Bu mail daha uzundu ama bu kadarı kafi dedim.. o yazdığım yazıda bahsettiğim çocukla hiç konuşmadım.. valla billa bak.. Bide farkettim yazdıktan sonra üyelere çıplak adamlar gelmeye başlamış...
"Pucaaaaaaaa bende götümü vermek istiyorumm :(((( sen nasıl vereceksin hemen cevap yaz çok acillll!!!!"
ya aslında bunu yazan kişiyi çok seviyorum, söylemek istediği şey kilolarını vermek aslında ama öyle yazınca dayanamadım bende :pPp
Bide son olarak.. şu google aramalarında, "dolma pucca, kevaşe pucca, mal pucca, gariban pucca, bacaklarındaki kılları almayan iğrenç pucca, götten bacak pucca, kaltak pucca ve ezik pucca diye aratıp gelenler ille küfür yiyeceksiniz haa benden.. aaa sittirin gidin kıçınızla dalga geçin..
haa bide, puccanın kırmızı pıpışı, puccanın kıçı büyük mü, sarma puccaya ne zaman çakacak, diye gelenler ben size bi çakacam!!!
en güzel pucca, pucca sen bitanesin, pucca günlük sen hayatımın kadınısın, pucca prenses gibisin, pucca çok güzelsin bebeyim, pucca geberiyorum sen diye, namuslu onurlu pucca, diye gelenler sizleri seviyorum...

17.03.2009

uu beybi güzel bi hareketlenme oldu bende


Sarmayla mesailerimiz değişti artık çıkış saatimiz hiç uymuyor birbirine.. O yüzden çok görüşemiyoruz.. ablasının durmundan dolayı anlayışlı kız ayaklarına yatıyorum buna. "tatlım bu akşam sen ablanlara git, yalnız bırakma" tarzı şeylerle ilerisi için nasıl uyumlu biri olabileceğim sinyallerini veriyorum.. Bak bak çocuğa söylediğim lafa bak, "Kadınlar erkeklerin hayatına girince onu sahiplenmeye başlıyor, bundan nefret ediyorum. Sen bir bireysin ve senin kendine ait hayatın var, aramızda olan durum senin bu hayatını bana bağlamanı gerektirmez. ki zaten çok saçma, özellikle erkeğin kadına bağımlı hale gelmesi. kendim için öyle düşünemem ama belli sorumluluk almak zorundayım, beni ilgilendiren herşeyin ucu sana dokunmaması için" daha bunun gibi neler söylüyorum böyle.. seni bunaltmayacağım korkma yaklaş bana herşey güzel olacak bebeyim mesajlarını veren hareketlerle adım adım ilerliyorum... Ama iyice kavrasın ipi boynuna ne abla kalır ortada ne bu gereksiz abartıları..
Geçen gün halı saha maçına gittik bu oynuyordu.. Bende bunun o beni tanıştırdığı arkadaşıyla izliyordum.. Gerçi çok ilginç erkeklerin bu gel maçımı izle olayları.. Yani şahsen ben, bir grup kız arkadaşımın minicik şort giyip koşturmalarını, domalarak top beklemelerini, yerlerde sürünmelerini, sevinç gösterilerinde birbirlerinin üzerlerine çıkmalarını sevgilimin izlemesini istemem.. Neyse işte üzerindekini çıkartıp tişörtünü giyiyordu, üstü çıplak kaldı o sırada arkası bana dönüktü ama o nasıl güzel bir sırt.. O nasıl bir vucut allah belanı vermesin dedim.. ben o bedene koala gibi sarılır ömrü billah ayrılmam dedim..
Gerçi artık olsun çocuk paso yüzüyor.. Benim gözler nasıl açıldı ama yüzyıllardır erkek görmemişim gibi bakmaya başladım çocuğa.. Bunlar maç yapıyor, yanımdaki kızda paso sarma bak şöyle bak böyle diye onu iyiliyor..
- Sarmanın çok güzel bir yüreği vardır. çok çok iyi niyetli bir çocuk
- öyledir kesin yaa.. nasıl güzel fiziği var maşallah ama.. Bacaklar falan..
- sürekli spor yapıyor zaten, çok hassastır sarma, kimseyi kıramaz üzemez
- ben onun yerinde olsam dövme yaptırırdım. kolları çok güzel çünkü...
Böyle salak salak konuşuyorum kızla.. Ne olduysa bana böyle hiç yapmazdım oysa.. eskiden duygusal düşünürdüm, dokunmadan sevsin beni tarzında.. şimdi erkek gibi düşünmeye başladım şunu bi götürcem off çatır çatır töbee allam sen affet beni.. Sanırım diyet yüzünden böle oldu..
...
şimdi iş böyle olunca kanalın tüm krokisini çıkardım, nerelerde nasıl sıkıştırılır, nasıl fingirdeşilir, kim nerde neyi görmez gibisinden hepsini işaretledim.. Zaten bu aralar pek göze batıyoruz her yarım saatte bir aşağıya iniyoruz, sürekli telefonda konuşuyoruz.. onu uyarmışlar, kız yüzünden artık boşladın diyerek.. benim için pek sorun yok çünkü bu hafta nerdeyse bomboşum yapacak işim yok çünkü ama onun için biraz sorun oldu..
Artık aşağıya inip kahve içme olayını da azaltmamız gerecek yani.. Azaltalım zaten dötümün gamzeleri pek bir oyuldu.. bu hafta ablasının mahkemesi falanla uğraşacak, öpüşmek için yeri ayarlamam lazım yani.. düşün artık daha öpüşmemiştik bile.. Ama öpüşmemiz lazım çünkü ilişkiyi ona göre yön verdirmem gerek.. ya hayvan gibi yumulan biriyse, ya hertarafı tükürük yapıyorsa, ya ağzını 10 metre açıp kafamı içine alırsa.. Siğili mesela dışardan bakınca çok seksi buluyordum, lakin o kıllı bedenini görünce bütün iştahım kaçtı.. adama dokunmaktan bile midem kalkar hale gelmişti.. ten uyumu çok önemli valla bak.. en azından öpmeyle bir iki mıncırmayla da olsa anlamak gerek dedim.. siğil gibi çıkarsa baştan koyveririm olur biter..
Studyodan depoya giden ara bir yol var.. orası genelde boş oluyor.. kanala ilk geldiğimde çocuğun biri beni gezdiriyordu burası böyle bak, şurası şu diye o yolu görünce dedim noluyor burda beni kesseler kimse duymaz.. Tırsmıştım ordan, ilk haftalar yalnız gidememiştim.. Aslında bizim depo diye kullandığımız oda da var ama orada hayatta olmaz, yani orda elele bile yakalansak sıçtık demektir.. Boşuna risk almaya değmez..
Aşağıda oturuyoduk, dedim depodan bişey almam lazım sende gel.. o yoldan yürüyoruz ama nasıl öpecem bu çocuğu.. bende böyle şımarıklık yapmaya başladım, işte omuz atıyorum, saçlarını bozuyorum falan böyle oda yapıyor.. bi nevi yürürken boğuşma gibi bişey.. Ama hiç gel bak sıkıştırmışım seni köşeye bi öpeyim olayı yok.. Anca ilkokul çocukları gibi öyle salak saçma hareketler... baktım olmayacak daha yakınsal temaslarla uğraşmaya başladım.. ve hedefime ulaşacak pozisyonu aldım.. saçlarını bozmaya çalışırken, buda ellerimi tutuyordu yapmamam için.. orda gözgöze geldik bir, ellerimi bırakınca ben boynuna götürürdüm ellerimi oda belimi tuttu.. toplasan sadece 3 sn bişey mucckk diye öptü.. ben niyeyse bi tedirgin oldum sağa sola bakmak için kafamı çekince bu doğruldu..
....
Ama nasıl kalbim atıyor.. Yüzüm kıpkırmızı oldu, alev alev yanıyor resmen.. gittik depoya gereksiz bişey aldım elime geri dönüyoduk, ama hiç konuşmuyoruz.. Ben bi utandım böyle liseli kızlar gibi.. tam girişin olduğu yere gelince bu tuttu bileğimden duvara doğru yanaştırdı beni.. sonra dil dudak damak ne varsa hakgetire.. benim karnımda filler poga yapmaya başladı... O sırada aklımdan geçenler "allam kimseyi sokma şu sırada şurdan, yakalanmayalım, gözümü bi açim bakim, o naapmış, anaa kapamış gözünü, ayyy kurbaaya benziyo böle yakından, ahah çok komik lan, açmışken sağa sola bakim bari, ohh iyi kimse yok, elimi göğüslerine koysam ne olur ki, ay koymim ne orospu demesin şimdi masum masum öpüyor, omuzları da ne güzel yalnız, ayy evlendiğimizde böyle torunlarımıza bu hikayemizi anlatırız, ehiehi dedenizi aldım götürdüm yaladım yuttum diye, yaa eli belimde de yalnız orası simitlerimin olduğu yer vıcık vıcık yağın toplandığı dölge, çekse ya elini ordan, şimdi kıpırdanırsam gene çeker kafasını, off eve gittiğimde mekik sayısını artırayım, ohaa ısırık atıyor piç kurusu, anam artık yeter yoksa burda çocukların temellini atacağız" dedim çektim kafamı.. sonra yanaklarımı elleriyle tuttu, burnumu öptü. "seni seviyorum" dedi.. ama hiç beklemiyodum.. sanırım olayın gazıyla söyledi.. beyne kan gitmeyince bir saçmaladı diye düşündüm..
- valla de..
- ahha valla..
- annem babam ölsün ki de..
diyerek bütün gerizekalılığımı çocuğa gösterdim.. yani o laflardan sonra sanmam ki seviyorum lafını bi daha kullansın..

13.03.2009

İşime yaramayan kilisenin papazını mikeyim

Dikkat biraz ayıpçıl bi mim
Şimdi fenasi mim yapmış kendi şeyine uygun :ppP blog yazarlarından kimle şeyedersiniz diye.. Ama beyfendi beni metresi konumuna sokup mimi verip vermemekte kararsız kalmış sonunda da yedeklere koymuş.. Sebebini ise şey olarak açıkladı, senle işte bir sürü kişi sevişmek istiyordur, sağlı sollu heryandan sana gelir diye düşündüm dedi.. Peki bana gele gele kimden geldi.. manukyandan geldi.. şu koca alemde beni tek arzulayan bir kadın çıktı iyi mi?? İşin gereği bende şimdi işte yapsam yapsam kimle yapardım diye düşüneceğim.. gerçi artık başım bağlı ama neticede oyun bu.. masuscuktan yani.. ergenlik dönemimizde şişe çevirmece oynardık böyle, doğruluk mu cesaret mi diye soru sorarlardı ya, kendimi o anda gibi hissediyorum.. ne desem sıçtım gibisinden.. Ama niye bu kadar kastıysam kendimi.. zaten blog yazan erkeklerle ilgili düşüncelerimi yazmıştım biyerde.. ııhh yok yani dünya ahret kardeşim olsunlar... bide karşılıklı iki kelam etmediğin adamla sevişme hayalleri nasıl kurulur diycem ama kendimle çelişeceğim.. gayette güzel kuruluyor.. bknz: Murat Boz... ama murat boz gelip teknoloji blogu yazan bir çocuk olsaydı, şiir yazsaydı, eski sevgilisine ağıtlar gönderseydi yada bugün karşıya geçerken önce sağa sonra sola baktım yazsaydı onla da kurmazdım.. o benim için sadece sliple masa üzerinde dans ettirebileceğim, donunun içine dolarları tıkıştıracağım bir insan evladı, mümkünse başka birşey yapmasın.. kliplerini sesi kısık izliyorum ordan varın artık bir sonuca...
ama birşeyi itiraf etmek istiyorum.. ya biriniz facebookta hayran sayfası açmışsınız bana.. çok teşekkür ederim açan arkadaşın yanaklarından öpüyorum.. orda bi çocuk hayran olmuş işte... çocuğu görünce direk "allamm sana geliyorumm" dedim.. allah sahibine bağışlasın maşallahı var yani.. yakışıklı bebeler blog okur mu, onlar dünyaya başka görevler yapsınlar diye gönderilmemişmiydi nan.. böyle bi mal oldum.. eğer o çocuğun blogu varsa ben o blogu anasayfam yaparım... dostum eğer blogcuysan seni bu mime alet etmek isterim.. blogunun konusu nedir, sen necisindir, kimsin bilmem etmem.. hakkında bildiğim tek şey kol kasların olsa da, senin yerini buraya ayırdım...
yani böyle deseler "PuCCa bir blog yazarıylan sevişmen lazım, yoksa dünya yok olacak. Tek şansımız bu.. insan neslinin devamı senin kukundan geçiyor" diye, o çocuğu seçerdim..
şimdi mimi dağıtmaya geldi.. öyle yok buna cevap veremem edemem ay terbiyesiz, ülke nereye gidiyo ayakları çekmeyin başta söyleyeyim.. bir su damlası olsan nereye düşmek istersine cevap veren adam buna da cevap verir..
voodoo, sami hazinses, eva, azuth, fakeangel,
....
yaa bu arada sarma her pazar sabahı koşuyor şimdi.. akşam eve gittiğinde yemekten sonra da koşuyor.. yüzmeye de gidiyor.. yani benim nefret ettiğim ne varsa yapıyor.. pazar sabahı sahilde koşalım dedi.. bunun arkadaşları varya sevgililer gününde tanıştırdığı sonra da onlarla takılırız dedi.. Ben bilinçsiz olarak tamam dedim ama.. Ben bırak koşmayı yürüyemiyorum bile.. Seçimlerde kaldırımları yürüyen yol yapacağını söyleyen adaya oyumu vereceğim.. En fazla koşacağım ne bilim yani otobüs felan kaçıyodur oda 10 metre bi yeri.. onda bile nefes nefese kalırım iç organlarım yerlerini değiştirir.. az önce üstümü değiştirirken bi baktım da ayna karşısında kendime koşarkan, allaaam nasıl bir görüntü.. memelerim sallam sallam.. bide eşofman giycem ya, popoma bakayım dedim.. bakmaz olsaydım.. o nasıl çirkin bir görüntü.. ezilmiş kaysı gibi duruyor dötüm.. pazara kadar düzeltemeyeceğime göre pazar günü sabah bir bahane bulayım bari napayım..

*senaryo kursuna gidiyorum ya, ordakilerin yüzde 85i blog yazıyormuş.. inanılmaz malzeme var ama buraya yazamıyorum maalesef.. var mı elinde böyle denediğin birşeyler dediğim herkes aynı tarz şeyleri yazmış.. doğunun zor şartlarında okumaya çalışan çocuklar ve ıssız adam tarzı bayık bayık aşk hikayeleri.. ve hepsi kurs biter bitmez çağan ırmak gibi para kazanacağını zannediyorlar..
Birde orda da anladım ki yazma yeteneği olan erkekler cidden çirkin oluyor.. allah bi yerden verince diğer taraftan alıyo mu napıyo..

12.03.2009

Tekil şahıs dönemim bitti hobereyyyy

Salı günü sinemaya gidelim dedi sarma, çıktık işte seansları falan bize uymadı.. Gene bizim orda sahilde bi yerde oturduk bi süre.. oturuyoruz ama konuşmuyor böyle ancak ben şaklabanlık yapıyorum.. Aman ya dedim kendi kendime, bu sanırım aa ne güzel dost olduk diye bakıyo bana.. kendimi çok şerefsiz hissettim.. hani böyle kızlar erkekleri arkadaşı gibi görür, herif onunla hangi pozisyonda sevişeceğini düşünür ya.. haa işte o tiplerden biri gibi gördüm kendimi.. Herkesi elde edemezsin PuCCacan dedim, zaten elde ettiklerin tarafından paso terkediliyorsun.. sen şişko, çirkin, beceriksizin tekisin dedim.. Bi moralim bozuldu bi çöktüm.. Ağladı ağlıcaktım orda.. çocuğun bişey dediği yok ama yani bu kadar beklemez heralde kimse dedim.. iç sesimi devreye soktum "Hayatım boyunca bekar kalcam, hiç sevgilim olmayacak, evim olsa kediler alıp onlarla yaşlanacam ama evim bile yok lan, hep dişlerim yüzünden lanet olsun dişlerime, belki dişlerim güzel olsaydı beni beğenirdi, memelerimi azcık göstersem belki arkadaş gibi görmez beni, ooff saçmalama bu kadar düşemem heralde, neden beni beğenmedi ki, bok kafalı sanki kendi çok güzel, siktir git lan it! bi kere boşluktayım diye sana böyle şeyoldum ben, eski sevgilim nişanlanmasaydı, pekmez birini bulmasaydı, siğil 17lik kızlarla fingirdeşmeseydi sana mı bakardım lan ben!!!" diye içten içe konuştum, sinirlendim, kendime acıdım, kızdım, bağırdım.. sonra hadi kalkalım dedim.. Evin oraya kadar bıraktı beni gitti.
Sonra bir mesaj geldi..
"Bunu yüzyüze konuşmayı isterdim ama tepkini bilemedim. Senin yanında olmaktan inanılmaz keyif alıyorum. Yanından ayrılmak zor gelmeye başladı. Hayata dair aldığım kararlarda seninde olmanı istiyorum. Sende istersen eğer."
O sırada eteğimi çıkartıyordum, nasıl heycanlandıysam kilotlu çorapla evde timsah yürüyüşü yapmaya başladım.. Tabi bu sarmayı etkileme çabalarımı kuzenim baştan sona kadar biliyordu.. O benden daha çok sevindi bileklerimden tuttu, bütün salonu tur attık.. Sonra ne yazalım diye bi yarım saat düşündük.. naz yapalım, duygusal bişeyler yazalım, hiç mesaj atmayalım direk arayalım falan filan derken, en sonunda benden çıkan şeye bak..
"hele şükür yaa, msne gel beliyorum"
tam öküzüm yemin ederim.. Sonra konuştuk monuştuk işte.. Yazışıyoruz ama benim aklımdan geçenler "kızımız olursa adı cansın olsun, olur da ikiz doğurursam nar'la naz olsun isimleri.. Ayy bu çocuktan da ne güzel bebeler çıkar, yemyeşil gözleri olur kesin.. Acaba nerde otururuz, ikimizin maaşını birleştirirsek ortaköyde oturabiliriz aslında, ama doğalgaz yakmamamız lazım, gelinliğimi kirlasam mı, satın alsam mı acaba, yaa bi sorun var yalnız ben düğünü izmirde yapmak istiyorum deniz kenarında.. Bu kesin istanbul ister off napcaz" gibi böyle mal mal şeyler düşündüm.. itiraf ediyorum hala düşünüyorum, izmirden başka yerde yapmam düğünü abi..
.....
Yalnız bugün kanalda bişey oldu, ya ben böyle sabah karşılaşmak istemedim niyeyse.. utandım öyle.. nasıl davranacağımı bilemedim.. Bide bi süre kendi aramızda kalsın dedim, adet yerini bulsun diye. hep öyle derler ya o manada.. Çıkışta öpüşürüz diye naneli sakızları çifter çifter çiğnedim, ama olmadı.. kuzenim anahtarını evde unutmuş o yüzden yanımıza geldi, çocuğu ilk günden akrabamla tanıştırdım... bazen diyorum keşke böyle hakkında yazdıklarımın da blogları olsa, böyle okusam neler hissettiklerini.. Yorum yazsam "valla kuzenimi ben bilerek çağırmadım sen yanlış anladın" felan diye.. Ama onlar benimkileri okumasın.. mesela okumuş olsaydı sarma bu satırları, bambaşka şeyler yazardım.. geyik geyik, "ay içime kaçtı kelebekler, böyle heryan tozpembe, herşey güzel olacak, ben sevdim mi tam severim, hayatımın aşkını buldum, gözlerinin derinliğinde kayboldum, daha yeni yanından ayrıldım ama onu çok özledim, harika bir gün geçirdik, ilk kez böyle bişey oldu" vıcık vıcık yapmacık yapmacık kelimeler yani..
Onu bunu bırak da, bir durum var, anam aynaya bi baktım bir su aygırı içime kaçmış.. Allahım kıçım almış başını gitmiş, oofff kendimden tiksindim.. popomdakiler gamze desem yemez sanırım.. benim acilen kilo vermem lazım.. osuruktan teyyare varya resmen 3 kilo kalmış pis kaltak! Ben bu fiziklen nasıl sevişirim bu çocukla.. deniz ayısı gibiyim lan, bebenin midesi kalkar.. Ebru şallı bacımı bi süredir aksatıyodum.. onla gene kaburgalarımı kapatıp o sıçtımın yağlarını vereyim bari.. bişey daha yapacam ama onu yazamam pek sağlıklı değil çünkü.. off offf!!! neden ben bu çocuğa yavşarken ileriyi düşünüp rejime girmedim ki kafama sıçayım..
....
Bide garip bişi var, hani böyle yıldönümüzde felan bişey yaparız diye (tabi bi yıldönümümüz olursa) tarihi saklayacağım ama, 10 mart o nişanlanan eski sevgilimin doğum günüydü.. O gün bi baktım telefonumun alarmı çaldı.. "Aşkımmm doğdu" yazdı.. böyle içim bi garip oldu.. Ne bileyim şimdi nişanlısıyladır felan diye üzüldüm.. İnsan şeye üzülür ya, bana davrandığı gibi ona davranıyodur, ona da böyle yapıyodur felan diye.. keşkeee öyle olsa, ben; bana yapmadığı hareketleri başkasına yapıyor diye üzülüyorum..
Ne ilginç, canım başkasına acıyabiliyorken, başkası için hop hop atıyor.. Amaan ne olursa olsun artık bir sevgilim var.. Allam bu duamı kabul etmişken şu toto mu lotomu ne onu da bana çıkartsana be! haa bu arada yazamayışımın nedeni laptopumun üzerine basıp ekranını kırmıştım o yüzden..

5.03.2009

Yok bişi


Kesinlikle ilgilenmicem, aramıcam dediğim halde yok içimdeki gerizekalı koala çocuğa yapıştı.. nasıl böyle biri oldum bilmiyorum.. genelde ilişkinin sonunda bu hatayı yapardım oysa.. Sonra terkediliyordum zaten.. Düşün işte ya arayıp "aaa biliyo musun yusuf hayaloğlu ölmüşş" bile dedim.. Aramak için ne bahaneler buldum neler yaptım..
geçen gün sabahtan geldi, "moralim biraz bozuk öğlen dışarda yiyelim" dedi.. Çıktık bi yerde yemek yiyoduk.. Tek kelime etmedi.. Yapmadığım maymunluk şirinlik kalmadı, dana boku gibi çömük çömük yedi yemeğini.. Geri dönüş yolunda anlattı derdini.. Ablası boşanıyomuş, babası boşanmalarına karşıymış.. bunların sülalelerinde boşanma kesinlikle olmazmış bilmemneymiş.. bana anlattığı şeyler çok uzak geldi, sülalemizde boşanmayan bir akrabam yok sanırım.. Doğal olarak bana inanılmaz sıradan geldi.. Bide zaten derdi derdimi geren bir yapım olmadığı için.. songül karlı gibi davrandım. tütütü vah vah vah amaann amaaann diye yapmacıktan dinledim.. bide seni çok iyi anlıyorum diye gözlerimi monçiçi moduna soktum..
- Çok söyledik biz ona PuCCa, yapma dedik.. O adamı gördüğüm anda anlamıştım ne mal olduğunu... Varya şeytan diyor git kır ağzını burnunu.. bir söz veriyo insan arkasında durmalı.. evlilik bu çocuk oyuncağı değil.
- Aa çok çok haklısın ama sakın, öfkeni o kadar iyi anlıyorum ki.. ( lan amma yemişim ha, geyirecektim az kalsın çocuğun suratına.. ağzını burnunu kırcakmış de siktirgit salak)
Tamam derdini falan anlattı.. Zırt pırt gittim sordum sürekli, en annecil halimle iyilik meleği gibi davrandım.. ama noldu bidaha çocuğu görene aşkolsun.. Hayır bilinçli yapmıyor bunu anladım yani, derdi tasasını dünyanın sorunu haline getirip dış dünyaya kendini kapatan adamlardan bu.. Bende tam adamıyım yani, kimsenin derdi sikimde değil, alacağımı alırım gerisi umrumda değil.. banane lan senin ablanın evlilik hayatındaki çalkantılarından.. onlar boşanacak diye ben seni elde edemeyecek miyim yani..
Bi sinir oldum ben.. Dedim PuCCa sen yanlış yoldasın.. hemen her kızın farkında bile olmadan yaptığı bir taktiği uygulamaya karar verdim.. "yok birşey" taktiği.... Bunda böyle adamın derdi tasası vardır, sizinle ilgilenmez sonra ilgi istersiniz görmez, duymaz artık son aşama olarak bunu kullanırsınız..
Aslında kullanım yerine göre buna vur kaçın kaç aşaması da diyebiliriz.. Burda olay üstüne deli gibi gittikten sonra, bir anda herşeyinizi çekmektir.. bir anda ama.. surat felan asılır, bi tripler, bi afralar bi tafralar, er kişi dellendirecek salak saçma hareketler.. adamın "ulan noluyo manyak mısın" diyeceği tarzda saçmalıklar.. Burda eğer adam gelip, " bişey mi oldu" diye sorarsa, taktik işe yaramıştır.. sormazsa, demek ki fazla ilgilenmemişsiniz yada adamın sikinde değilsiniz.. ama her durumda cevap "yok birşey"dir...
.......
Dün hiç konuşmadım onunla.. bakim napcak diye.. şansıma da nasıl neşeli neşeli geldi.. Sabah direk masama oturdum, hiç o tarafa bakmadım.. Öğlen yemeğe iniyordu, merdivenlerin oradan "PuCCa hadi inelim" dedi.. "sen in ben yemicem" dedim.. ama nasıl tripliyim niyeyse, üstüme fazla baskı uyguladım.. Sanki babamı bıçaklamış gibi davrandım çocuğa.. Ardından hiç msnimi açmadım.. Bu bi habere gitti geldi bende o sırada perfore bekliyordum, buda kendininki için geldi yanıma..
- daha arşivden görüntü bulmam gerek, şunları sen okutursan, sana benden bir sufle.
- kusura bakma işim başımdan aşkın okutamam..
- peki okutma, o zaman seninkilerin arkasına koyayım.. arşive gideyim..
- buraya koyarım ben naparsan yap..
- eğer yaparsan çıkışta pizza ısmarlarım sana..
- çıkışta işim var zaten gelemem..
dedim oda gitti.. Bi gün öncesinde, ben bunun haberden geldiğini görünce hemen koşturup yanına.. "ben okutim mi yerine sen biraz dinlen" diyordum...
Aradan bir saat felan geçti, bu masasından benim masamı aradı, "bugün kahve içmedik hadi gel" dedi.. "ben inmicem çok işim var" dedim, kapadım.. Ama bu ilgisi normal değildi yani.. Bunun benim ona soğuk davranmamla alakası olmadığını düşündüm.. Bi anda işe yaramaz yani.. Hatta bu olay erkeği sinir etmekten başka halta yaramaz ama halla halla diye de şaşırdım olayıma.. bu indi yavrum 10 dakika sonra çıktı yukarı, bana kahve getirmiş.. sonra masaya iki elini birden koydu eğdi iyice kafasını.. ki normalde benim masamda çok durmazdı..
- Neyin var senin?
- yok bişeyim! (hiç suratına bakmıyorum bakarsam hopp alt dudağını götürürüm)
- var gibi gözüküyo ama, hayırdır bir sorun mu var, evde yada burda
- hayırr yaa yok bişeyim!!! (allamm ne güzel kokuyo, az sonra ölebilirim)
- varsa bak söyle hemen elimden gelen neyse yapayım
- yok dedim yaa hallaa hallaa.. (biraz daha yaklaştırırsan kafanı, işten kovulcaz beybi nolur git)
...
Yarım saat geçti geçmedi bana sufle geldi.. bi döndüm arkamı buna bakmak için.. sarma bana tatlı getirtirmiş.. abi nasıl sevindim..Anlatamam sana o sevincimi, boynuna atlayıp sana aşığım ulan köpeğin olurum senin.. demek istedim.. yapmadım ama.. Tatlıdan yemicektim gerçi işin kuralı yenmemesiydi ama dayanamadım, açtım abi napim yedim.. teşekkür etmedim ama.. sanki o onun göreviymiş gibi davrandım.. burda baya bi hayvanlık yaptım..
Çıkışta da ona birşey söylemeden çıktım gittim.. Ki normalde mutlaka arayıp birbirimizi bugün ne yiyelim felan diyoduk.. Ve Ankaradan geldiğimden beri ablama uğramam lazım diye beni hep ekiyodu puşt! telefonumu da kapadım.. açtım baktım mesaj atmış.. "giderken sana baktım ama göremedim" yazmış.. hiç bişey yazmadım..
Sonra msni açtım onu engelledim ama dayanamadım açtım ve konuştuk.. neyin vardı bugün felan dedi.. yok bişey dedim.. sonra unuttum zaten tripli olduğumu gene normal muhabbet ettik 4 saat falan götümü kaldırmadım yerimden.. Ablası gelmiş evede işte çok mutluymuş bilmem neymiş.. Ondan böyle neşeli falanmış demek ki.. benim triplerim dışında ablası yüzünden de böyle ilgilenmiş benimle.. Ondan önceki gün nasıldı bi görseydin ama bildiğin öküz.. Allahtan herkese öyle olduğunu gördüm de biraz gevşedim.. kesin olacak bu iş dedim kesin yanii.. Bana diyo ki "bu kadar kısa sürede hayatımın çok önemli kısmını senle kapladım" ooo tamam keklik geliyor diye düşünüyodum bende...
Ama sabah gene nolduysa yok çocuk buzdolabı.. Şu saate kadar bir tek kelime konuşmadı.. sabah gittim ona kahve götürdüm, gevrek peynir almıştım onu götürdüm.. ama yok bebe gene buz gibi..
Ben anlamadım abi bu işi.. bu hep böyle mi olcak yani.. Ben yavşadığımda kaçacak, uzak durduğumda gelecek mi.. Dans eder gibi, o bir attığında ben geriye mi gideceğim... yada her derdi olduğunda böyle buzadam mı olacak? bu ne lan.. Valla baktım olmayacak ablasıyla konuşcam, boşanma dicem yalvarcam.. Nasıl travma haline getirmiş anlamadım ki.. ablası bu kadar üzülmüyodur herif gitti diye.. Yada acaba ben mi çok polyannayım adam sikine takmıyo da ben mi abartıyorum..
Bide bişi dicem, burçlara felan pek şeyetmem ben..benim için insanlar ikiye ayrılır, eğlenceliler ve sıkıcılar diye düşünürüm.. ama şimdi bu oğlan benden 3 sene önce 3 gün sonra doğmuş.. ikizler burcu yani.. bende ikizlerim hatta yükselenine kadar ikizlerim.. ondan mı böyleyiz acaba diye manyak manyak düşünmeye başladım.. Aaaa siğil hayatta tanıdığım en dengesiz herifti, bu ondan beter be.. en azından o çocuk hafta hafta değişiyodu.. bu normal bir çocuktu ama sessiz sakim mülayim biriydi.. Bi ablası boşanacak diye mundar olcak yavrum ya..

2.03.2009

Kaçan kovalanır mantığını kim bulmuşsa ona bacağım girsin

Sonunda lanet ankaradan kurtuldum.. Her gördüğüm sokakta daralmaktan gına geldi.. Bi yerde bile güzel hatırası olmaz mı insanın.. "aaa burda manyak dayak yemiştim, aa burda beni göt gibi bırakıp gitmişti, burda ağzıma bir çakmıştı ki ertesi gün işe gidemedim, aa eski mahallem ayy bu evde ne kötü anılarım var, ayy kalbim daralıyor ooff amann" bir tane bile yaa yok yani ne komik, ne güzel, ne mutlu.. bütün aklıma gelenler nasıl boktan bir hayat yaşamışım ulan burda dediğim şeylerdi.. O kadar nefret ediyorum ki kendimden, orda daha çok iğrendim.. yüzünü bir dakika güldürmemiş bir adam için hayatının içine sıçmışsın diye kendime kızdım küfrettim... Ama sonunda döndüm...
Döndüğümüz gün yarım saat kanala eşyaları bırakmaya gittik.. Bu arada pekmezin arkadaşı manyak yalan söylüyor, çekimden dönerken dedik kazayı yaptık.. çocuk yalan söylerken resmen hasta kaldım.. bana da sana sordular mı hep aynı şeyi söyle.. "yaa o kadar çok kişiye anlattım ki olayı, inanılmaz başım ağrıyor.. zaten tatsız bir durum yeniden yaşamak hiç hoş değil de.." dedi.. kendimi prof zannederdim bu konuda, kimse benim kadar iyi yalancı olamaz diye övünürdüm ama onu görünce ben bi bok diilmişim dedim..
İlk başta sarmaya inanılmaz sinir oldum.. hiç gelmedi yanıma.. Oysa yoldayken de 50 tane mesaj atmıştı.. nerdesiniz, nereye geldiniz, mutlaka uğra buraya en azından seni göreyim felan diye.. O kadar kişi toplandı başımıza bu hiç oralı olmadı uzaktan öyle baktı güldü.. Sonra depoya gittim, dönerken bi baktım bu bekliyo beni o ara yolda. Gel bakim bi dudağına dedi.. Çenemden bi tuttu "allaammm sana geliyorum" diye ben orda 7 kilo verdim zaten.. kalbim ağzımdan çıkacak ama, dudağım yara olmasa oracıkta soyunuvercem töbe töbe.. ama nasıl gümbür gümbür atıyor kalbim.. sonra işte bi ton onu yap, bunu yap, şunu koy falan diye aklıllar verdi eve gittik.. O gün akşam aradı sonra bi daha aramadı..
Dünde izinliydim, oda izinli diye biliyodum.. öğlen dedim bari ben arayım hani bişeyler yaparız bugün.. Aradım, çalışıyomuş ama erken çıkacam dedi öğleden sonra seni ararım dedi.. o saate kadar giyindim süslendim hazırlandım, şıkır şıkır oldum. bekliyorum arasın diye.. Bekle bekle beklee, aramadı.. ha şimdi ha şimdi diye bekliyorum yok anacım aramıyo.. akşam üstüden kasıt ne olabilir diye düşünüyorum.. saat 5,6,7 bekledim keriz gibi.. Sonunda dayanamadım gene ben aradım.. "ayyyy ben tamamen unuttum sana haber vermeyi haberdeyim şimdi. Ne zaman biter işim bilmiyorum ama çık oraya gel git falan geç olur başka zaman artık" dedi.. Allam ben bir sinirlendim.. Ama nasıl sinirlendim.. "iyi hoşçakal" dedim şap kapadım..
...
Ben böyle sinirlenince ya kusarım, ya gider siyah noktalarımı sıkarım.. Gittim banyoya bütün suratımın gözeneklerini sıktım.. paramparça ettim sıfatımı.. Sonra banyoya girim.. Bir keseledim kendimi, hele bacaklarımı bütün acımı keseleyerek çıkardım.. "allahın salağı unutmuşmuş, sen kimsin lan beni unutuyosun hıyarağası, aaaa bok yiyene bak, bide nasıl gevşek gevşek unuttum diyo.. ara söyle benim işim var de, bende ona göre başka yere gideyim, bu ne terbiyesizlik, gerizekalı!! zaten çok çirkinsin gökhan özen kılıklı nolcak bok yiyen.. iğrenç mahluk, sen kimsin ha kimsin, bi daha aramıcam seni, telefon etcen bana yalvarcan gene aramam etmem kurbağa sıfatlı.." diyerektene bacaklarımı o keseyle resmen rendeledim.. sonra acısı çıktı tabi kıpkırmızı oldular, resmen kazımışım.. nasıl yanıyolardı, hala yanıyolar.. kremledim o kadar ama yok, koltuğa değdiği anda zonklamaya başlıyor.. şortla oturmak zorunda kaldım..
...
Sonra sinirim yerini salaklığa verdi.. oje sürerken ayak tırnaklarıma düşünmeye başladım.. "yazık lan çocuk çalışıyo yani, hem ben ankaradayken paso arıyodu ki.. yani bende öyle öküz gibi kapadım suratına" dedim.. aradım tekrar onu..
- tatlım naptıın merak ettim seni..
- hala bekliyoruz valla..
- bişeyler yedin değil mi.. aman aç kalma..
falan filan diye çok umrumdaymış gibi aç kalma, üşütme, sıcak tutu kendini bıdıbıdı diye öttüm durdum..
Bugün işe de öğle yemeğinden sonra geldi.. O zamana kadar gene beni aramadı.. Ay ben bi sinir oldum gene.. Ama işyerinde onu görünce dayanamadım gene pıtıpıtı ben gittim yanına.. Ay naaptın ne ettin diye böyle en annecil duygularla sikimde olmayan şeyleri gözlerimi boyoz gibi açarak sordum.. Sonra tam 4 defa masamdan masasını aradım.. hani böyle şey olsun diye belki der, akşam çıkışta bişeyler yapalım felan diye.. Ama demedi.. En son hadi kahve içelim dedim, aşağıya indik.. kaçta çıkacaksın felan diye ben açtım konuyu, saat 10da çıkcam bugün dedi.. Baktım bugün buluşamayız erkenden geldim eve..
....
eve geldim ama onu deli gibi arayasım var, neden bilmiyorum inanılmaz üstüne düşmek istiyorum.. biliyorum yanlış yoldayım ama öyle.. en büyük hatayı yapıyorum ama bile bile yapıyorum valla.. ama durduramıyorum içimdeki manyağı.. şimdi telefona bakıp duruyorum sevgi topları felan yolluyorum arasın diye.. transa geçip telefonuma araaaa araa diye sinyal gönderiyorum.. Gerçi ne zaman ben böyle sevgi topu yollasam babam arayıp bu ay benim ona kaç paraya mal olduğumu söyleyip kapatıyo.. Sevgi toplarına pek inancım yok ama neysee...
Bu arada biz hala çıkmıyoruz fingirdeşiyoruz.. Yani ne bilim daha kimse kimseye senden hoşlanıyorum felan demedi, bi öpüşme bi sevişme yok hep böyle gidiyo.. Ne zaman faaliyete geçilip mutluluğa ercem bilmiyorum yani.. Ama ben abarttım durumu sanırım bugün o kadar üstüne düştüm ki, resmen seni köpekler gibi istiyorum mesajımı almış olması lazımdı.. ama azcık öküz mü ne, yada beni istemiyor.. allam nolur öküz olsun, diğer şık gerçek olmasın..